Doğa özlemi çekenler hasretlerini şehirde tarımla gideriyor

Bahçe, balkon ya da camların önü… Şehirde tarım yapmak isteyenler için mekan fark etmiyor. Yaşam alanlarında yeşile yer açanların sayısı gün geçtikçe artıyor.

Doğa özlemi çekenler hasretlerini şehirde tarımla gideriyor

Son günlerde balkonunda, bahçesinde hatta evlerinin içinde sebze yetiştirenleri sıkça duyar olduk. Pek çok kişi şehir hayatının stresini atmak için toprakla uğraşmaya başladı. Şehirde tarıma gösterilen ilgi her geçen gün artmaya devam ediyor.

 

       Permakültür nedir? 

Etik temelli sürdürülebilir yaşam yerleşkeleri tasarımı bilimi diyoruz permakültür için. Elinizde çeşitli verilerin olduğu, güneş açılarının belli olduğu, su kaynaklarınızın belli olduğu bir yer varsayalım. Kendi kendine yetebilen, kendi enerjisini kendi içinde döndürebilen ve elimizdeki verilerle tasarladığınız bir sistem.

 

Son zamanlarda büyükşehirlerde yaşayanlar küçücük bahçelerinde, hatta balkonlarında sebze yetiştirmeye başladılar. Bunun sebebi nedir? 

Doğadan çok fazla uzaklaştık. Çok fazla betonun içine gömülü kaldık. Bitkinin nasıl yetiştiğini, büyüdüğünü ve koktuğunu bilmiyoruz. Okullarda çok iyi eğitimler alıyoruz ama bir karpuz nerede yetişiyor bilmiyoruz. Bir domates nerede yetişiyor bilmiyoruz. O kadar uzaklaştık ki özümüzden ve doğanın parçası olmaktan, bir şeyleri yitiriyoruz. Sonra bu yitirdiğimiz şeyleri geri dönüp böyle aramaya başlıyoruz. Çocuklarımızın evimizde, balkonumuzda o hareketi görebilmeleri ve büyütebilmeleri çok önemli. Daha da güzel olanı, pencerenizin önünde kendi yiyeceğinizi yetiştirip tadına bakabilmeniz. Dalından kopardığınız bir şeyin besleyicilik değeriyle kilometrelerce öteden gelenin besleme değeri birbiriyle eşit değil. Hem doğanın parçası olduklarını görebilmek, hem de besinleri dalında tadabilmek için insanlar bu yola çıktılar diye düşünüyorum. 

 

Bu konuda Permakültür Kolektifi neler yapıyor? 

Bizim bu konuda kendi kendine yeterlilik atölyelerimiz var. Sadece bir şey yetiştirmek değil amacımız; peynirimizi, sirkemizi, ekmeğimizi kendimiz yapıyoruz. Bunların nasıl yapılabildiğini de öğrenmek isteyenlerle paylaşıyoruz. Ben ayrıca okullarda ders veriyorum. “Doğa ve Çocuk” adı altında ders veriyorum. Bütün bu döngüleri de onlarla birlikte işliyoruz. Hem küçüklerle hem büyüklerle birlikte çalışıp kendi kendimize yetmeyi öğreniyoruz. 

 

Bahçesinde veya balkonunda bir şeyler yetiştirmek isteyenlere ne gibi tavsiyeler verebilirsiniz? 

Balkonunda, camının önünde, terasında ya da bahçesinde; her neresi varsa orada bir şeyler yetiştirmek isteyenlere, bir saksıyı üç ya da dört ay boyunca bir domatesle doldurmayın tavsiyesinde bulunuyorum. Onun yanında marulunuz olsun, yanında soğanınız olsun. Bir domatesi bir saksıya bağladığınızda üç-dört ay boyunca ürün vermesini bekliyorsunuz. Ama yeşillikleri ektiğiniz zaman salatanızı yapabiliyorsunuz. Bir buçuk, iki ay içinde ürününüzü alıp onun yerine yenisini yetiştirebiliyorsunuz. Birer saksı onlardan olması demek, balkonunuzda aslında çok büyük bir zenginliğinizin olması demek.

 

Bahçesi ya da balkonu olmayanlar ne yapabilir? 

Bir camın önü, bir şeyler yetiştirmeyi istemek için yeterli. Evinizin içinde de yapabilirsiniz. Tozlaşmayı çok fazla gerektirmeyen, evinizin içinde yetiştirebileceğiniz bitkiler var. Onları seçip, konumlandırıp ona göre yetiştirmeniz mümkün. 

 

Örneklemek gerekirse evimizin içinde ne yetiştirebiliriz? 

Naneyle başlayabilirsiniz mesela. Naneyi yetiştirmeyi bilen, her şeyi yetiştirmeyi başarır. Dikilmesi ve büyütülmesi çok kolay. Onun yanında neyi istiyorsanız, seviyorsanız ve yemekten hoşlanıyorsanız onu yetiştirmeniz sizi mutlu edecektir. Latin çiçeğini ben çok seviyorum örneğin. Onu salatada kullanabiliyorsunuz. Yapraklarını roka gibi yiyebiliyorsunuz. Frenk soğanı var mesela. Hem soğanından yararlanıyorsunuz, hem de çiçeğini salatalarda kullanabiliyorsunuz. 

 

         Evde bir şeyler yetiştirmek için özel bir eğitim almak şart mı?

Bu herkesin içinde olan bir şey diye düşünüyorum. Ben okuyarak başladım bu işe. Onun ardından permakültür tasarım sertifikası kursuna gittim. Daha sonra sordum, soruşturdum. Yakınlarıma sordum, büyüklerime sordum. Ama okuma kısmı hep devam etti. Bir yandan videolar izledim. Sürdürülebilir yaşam film festivali düzenleniyor her sene. Orada tohumlara, bitki büyütmeye ve topluluk oluşturmaya dair çok güzel filmler var. 

Güncelleme Tarihi: 10 Haziran 2019, 12:38
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER