DAHA NE KADAR!

Mütemadiyen yaşanılan bu hayatta hiç düşlenmeyen sonların oluşundan mıdır bu vurdumduymazlık bilançosu? Her olay vahşetle sonuçlanmaya başlamışken her evde yüreği yanan bir anne oluyorken nasıl olurda evrene karşı bağımsızlık ilan edebiliyoruz. Elbette eyleme geçirmiş olduğumuz her olgunun bir bedeli olacaktı, Ne bekliyorduk ki? Yaşanılan bu pandemi sürecinin beyan-ı halini soracak olursanız belki de artık böyle yaşamayı öğrenmeliyiz. Eski hayatımızın kıymetini bilene kadar ve temiz kalmayı öğrenene kadar belli bir süre, normal yaşantımızda ki gibi olmayacak hiç bir şey. Belkilerin yaşantımızda her zaman umut vari olmayan bir yeri olsa dahî umut etmekten başka elimizden gelen tek şey kurallara uyma zorunluluğumuzun olması. Verilen bunca laf kalabalığına gerek olmadığı gibi asıl verilen mesaja geçiyorum; Biz insanoğulları evrene nasıl yaklaşırsak evreninde bizlere öyle yaklaşacağını bilmemize rağmen üstümüze düşen görevleri yerine getirmiyor hatta ve hatta yanlışlarla harmanlanmış kendi doğrularımızla hareket ediyoruz. Gerçekleri görmemiz için ve doğru davranışlar sergilememiz için daha ne kadar savaşlar ve hastalıklar görmemiz gerekiyor daha ne kadar can vermemiz kan dökmemiz gerekiyor ? Daha ne kadar ? Belkilere doyamadığım bu yazımdan sonra bir önceki yazılarıma bir göz atın isterseniz. Herkes için parlak bir gelecek ve parlak bir Türkiye diliyorum. Sağlıcakla kalın.
YORUM EKLE

banner29