Emanet ve İhanet

DİN DEVLET MİLLET DİYE DİYE GÖTÜRDÜLER!

 

Eskiler emanet kelimesine çok dikkat eder, anlamlı bulurlardı haklı olarak..

İnsana çok güvenir, namusumu teslim ederim derdi. Çünkü emanet namustu.

Allah emanetini alsın da kurtulayım.

 Emanet ata binen tez iner.

 Emanete hıyanet olmaz.

Emanet eşeğin yuları gevşek olur.

Emanet bırakmak (veya etmek veya vermek)

Emanet hayvanın (veya eşeğin) kuskunu (veya paldımı) yokuşta kopar gibi benzeri çok ifadeler duymuşuzdur.

Kimisi inancından dolayı, kimisi yetiştiği gelenekten dolayı, kimisi de eğitiminden dolayı emanet kelimesine çeşitli anlamlar giydirmişlerdir.

Günümüz dünyasında emanet kelimesi ağızda sakız gibi gevşekliğe dönüşmüş, uygulamada neredeyse sadece hayalini yaşıyoruz… 

Emanetin bir amacı kalmadı sanki.

Mesela Van? Van’ı emanet ettiklerimizin kaç tanesi emanete ihanet etmedi ki?

Allah aşkına soruyorum?

Emanet diye teslim ettiğimiz STK’lar, odalar, kurumların ne halde olduğunu gören var mı?

STK’ları emanet kabul edip büyütmesi gerekenler kendi geleceği için makamlarını merdiven olarak kullanıyor…!

Siyasete girip de kendisi için çalışmayan kaç siyasetçi gördünüz?

Soruyorum siyasete girip de zengin olmayan kaç siyasetçimiz var?

Yine soruyorum kurum amirlerinin kaç tanesi emanete sadık kaldı?

Yetki sahibi, siyasetçi, amir, müdür, şef, satın almacı, ihaleleri verenlerin bu yetkileri almadan önceki mal varlıkları ile yetki sahibi olduktan sonraki mal varlıkları aynı olan kaç insan var?

Adamların çoğunun 77 sülalesi Karun gibi zengin oldu. Haberiniz var mı?

Hiç denetleyen, sorgulayan var mı?

Denetleyen, sorgulayan olsa ne olacak? Kimi kime şikayet edeceğiz dediğinizi duyar gibiyim…!

Emaneti alanların çoğu ihale kovalıyor!

Aldığı bütün yetkileri emanet şuuru ile alan kaç yönetici var?

Peki, biz kendimize Müslüman dememize rağmen Allah’ın emirlerine uyarak emaneti kimlere teslim ediyoruz?

Oysa bu dünyada her şey insana emanettir..

Emanet insanın egoizmine, bencilliğine, kibrine terk edilmemelidir..!

Allah insanın emanete ihanetini, nankörlüğünü, tahribine yönelik zalimliğini cezasız da bırakacak değildir. Ancak Allah ne der diye derdi olan kaç kişi var ki?

Aksine Allah adıyla aldatan ve emanete ihanet eden çok!

Allah mülkün sahibidir diyoruz ama her şeyin sahibi bizmişiz gibi davranıyoruz…

Ancak insan mülkün gerçek sahibi değil, emanetçisidir.

Her insan bulunduğu her görevin ona emanet edildiğini bilmeli, namusu gibi korumalıdır…

Emanet, bir şeyi veya bir değeri gönül huzuru ve güvenle bir başkasına teslim etmek veya aynı şartlarla teslim almaktır. O halde, emanette teslim edenle teslim alanın karşılıklı güven ve sadakatleri esastır. Ve bu da gösterir ki, emanet olgusu şuurlu ve kararlı iki benliğin varlığını gerektirir.

Hayat bir anlamda emaneti taşıma imtihanıdır.

Emanete saygısı olmayanlara görev verilmemelidir..

Bizde emanete defalarca ihanet edenler hala görev alıyor…!

Kur'an, emanete riayetin bir yetenek olduğu kadar, bir ehliyet olduğunu da belirtir. Bu yüzden her iş ve ödev bir emanet olarak algılanmış ve şu evrensel ilke konmuştur:

“Hiç kuşkunuz olmasın ki, Allah size, emanetleri onlara ehil olanlara teslim etmenizi emreder.” (Nisa Suresi, 58)

Bu ayetin insan hayatına kazandırmak istediği değerin önemini anlamak için, işi ehil olmayanlara verildiğinde, toplumların nasıl çöktüğüne defalarca şahitlik ettik.

Kurumların battığına, iflas ettiğine tanıklık ettik!

Toplumların çöküşü aslında geleceğimizin küçük kıyametlerdir…

İnsanlığın vefası kalmamış.

Aslında günümüzde kime ne emanet edilmişse arkasında hep şüpheyle bakılmıştır..

Yaşanan tecrübelerden dolayı aşırı güvensizlik var…!

Emanet başında bulunduğunuz kurumları en yüksek dereceye çıkarmaktır.

Ayrımcılık yapmamaktır.

İşi sizden olmasa da ehline vermektir..

Liyakati öne çıkarmaktır.

Bu yetenekteki insanları yetiştirerek aynı zamanda sadakati oluşturmaktır.

Maalesef ilimiz Van’da hem liyakati askıya aldık hem de sadakati.

Değerleri yerin dibine gömdük.

Çantacı aradık çünkü geleceğe hoş bir seda bırakacak erdemimizi kaybettik.

Hiçbir endişemiz, değerimiz kalmadı.

Üzülerek söylüyorum her şeyimizi kaybettik dostlar..

Emanet ne ki biz önce kendimize ihanet ettik…

Ve biz emanetlerin hepsine ihanet ettik!

Düşünün eskiden belediye başkanlarına” şehremaneti” derlerdi. Yani şehri emanet ettiğimiz kişi… Her kurumun başına getirilenler esasında oranın emanetçileri değil midir?

Halk başkana güvenip koca şehri emanet ediyor. Devlet de en büyük makamları bize emanet ediyor.

Emanete sahip çıkmamak MİLLETE, DİNE, DEVLETE ihanet değil midir?

Yani din, devlet, millet ve vatan hainleri!...

YORUM EKLE

banner29