Kıdem tazminatında zaman aşımı...

   1475 SAYILI İŞ KANUNUNDA KIDEM TAZMİNATININ ZAMAN AŞIMI SÜRESİ NEDİR?
   Kanunlarımız da Kıdem tazminatı, 1475 sayılı Kanun'da gösterilen fesih hallerinde, en az bir yıllık çalışması olan işçiye veya işçinin vefat etmesi halinde de bu işçinin hak sahiplerine iş veren tarafından ödenmesi gereken haktır veya paradır.(Ancak.4857 sayılı iş kanunun 32.maddesi ve Borçlar Kanunun. 147./1. kanunların kapsamları kafanızı karıştırmasın)
İş sözleşmesinin feshedilmesi halinde işçinin iş görme ve işverenin de ücret ödeme yükümlülüğü sona ermektedir.

   İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve kanundan doğan para ve parayla ölçülmesi mümkün menfaatlerin, iş sözleşmesinin sona ermesi halinde, tam olarak ödenmesi zorunludur.

    Kıdem tazminatının, genel olarak hizmet sözleşmesinin sona erdiği tarihte ödenmesi gerekmektedir. Ancak, kıdem tazminatı bazı nedenlerden dolayı ödenmesi gereken zamanda ödenmemekte veya ödenememektedir.
1475 sayılı İş Kanununda, 2869 sayılı kanunla yapılan değişiklikle kıdem tazminatının ödenmesinin gecikilmesi halinde faiz özel olarak belirlenmiştir. Kıdem tazminatının süresinde ödenmemesi halinde ise, mahkemece faize hükmedilmektedir.

    Kıdem tazminatı, hizmet sözleşmesinin İş Kanunu'n da belirten nedenlerden birine istinaden sona ermesi halinde ödenebilmektedir. İşçinin, istifa en iş akdini feshetmesi halinde kıdem tazminatına hak kazanması söz konusu değildir.

    İş Kanunu' n da ve Borçlar Kanunu' n da, kıdem tazminatı alacakları için özel bir zaman aşımı süresi öngörülmemiştir. Bu nedenle, kıdem tazminatı zaman aşımı süresi, Borçlar Kanunu'na göre belirlenmektedir.

     Borçlar Kanunu' n un 146. maddesi hükmüne göre zaman aşımı süresi 10 (on) yıl olarak belirlendiğinden kıdem tazminatı zaman aşımı süresi 10 yıl olarak uygulanmaktadır. Başka bir ifadeyle, bu 10 yıllık süre içinde kıdem tazminatını hiç almayan veya eksik alan işçinin işverene talepte bulunması veya dava açması gerekmektedir. Bu süre içinde, talepte bulunulmaması veya dava açılmaması halinde işverenler zaman aşımını ileri sürerek kıdem tazminatını ödemekten kurtulabilirler.

    Borçlar Kanunu'na göre, kıdem tazminatı zaman aşımı süresi 10 yıl olarak uygulanmasına rağmen, işçilerin ücret alacakları için 10 yıllık zaman aşımı süresi uygulanmamaktadır. Ücret alacakları, doğduğu andan itibaren beş yıl geçtikten sonra zaman aşımına uğramaktadır (4857/32 ve Bk. 147/1). Bu sürenin sonunda işçinin ücretini istemesi halinde, karşı tarafın zaman aşımı def'inde bulunması mümkündür.
Kıdem tazminatında zaman aşımının başlangıcı, iş akdinin feshedildiği gündür veya  tarihtir. Başka bir ifadeyle, kıdem tazminatı iş akdinin feshiyle doğar ve bu konuda yargıtay,ın da verilmiş kararların olduğunu bilmekle beraber haklarımızı bilelim der kolaylıklar dilerim.

YORUM EKLE

banner29