BİR SEÇİMİ DAHA GERİDE BIRAKIRKEN

Ve yakın zamanda gerçekleşen en önemli seçimlerden birini daha geride bıraktık.
Yine halk en doğru cevabı sandıkta tüm siyasi partilere vermiş oldu.
Yoğun geçen bir seçim kampanya dönemi sonrasında yer yer alevlenen, sert söylemlerin sıklıkla dillendirildiği 31 Mart yerel seçimleri Türkiye seçim tarihi açısından önemli konu başlıkları ve seçim sonuçlarıyla yerini almış oldu.
İçte olduğundan daha fazla dış mihraklar tarafından dikkatle sonuçları beklenen ve gizli ve sinsi oyunlarla ülkemizin geleceğini karanlık bir bulut, karabasan gibi kaplamaya çalışacak şer odaklarına gerekli cevaplar milletimiz tarafından yine çok açık ve net bir şekilde verilmiş oldu.
İttifakların en yoğun ve belki de en karmaşık bir şekilde seçmen karşısında yer aldığı bu seçim seçmen davranışları ve tercihleri açısından da bizlere yeni şeyler söyledi. Tabanı, değerler dünyası, siyasi jargonu ve seçmen tercihleri açısından benzerlikler gösteren Ak Parti ve MHP güçlü bir birliktelikle CUMHUR İTTİFAKI adıyla seçmen karşısına çıktı ve şuan resmi olmayan açıklanan sonuçlara göre de geniş halk kitleleri tarafından karşılık buldu. Ve Türkiye istikrara, güven, huzur ve hizmet siyasetine EVET dedi.
Yani cumhur ittifakı oylarını korumuş oldu…
Öte taraftan CHP, İYİ PARTİ, SAADET PARTİSİ ve en ilginci de HDP arasında gerçekleşen ve çoğu zaman kameralar ve kitleler karşısında inkâr edilen MİLLET İTTİFAKI dünden bugüne siyasi ferasetiyle demokrasi yürüyüşümüze yön veren halk iradesiyle adeta sandığa gömüldü.
Bu gizli MİLLET İTTİFAKI özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgeleri başta olmak üzere Türkiye'de en son seçimde %11 bandında olan HDP'nin %3 bandına kadar düşmesine neden oldu.
Kürtlerin haklarını koruduklarını iddia eden HDP, İYİ PARTİ ve CHP ile ittifaka güç katmak yerine hem kan kaybettirdi hem de kendisi kan kaybetti.  Şırnak, Ağrı, Bitlis, Tunceli gibi HDP açısından önemli iller 3 ilde AK PARTİ ye 1 ilde de TKP ye geçmiş oldu.
Yine aynı şekilde MİLLET İTTİFAKININ en önemli aktörlerinden olan İYİ PARTİ ve CHP de halktan gerekli cevabı alarak ciddi oy kaybına uğradı.
Bu seçimin kazananı yine aziz milletimiz ve TÜRKİYE oldu.
Tabi seçim dönemindeki performans açısından en dikkate değer olan şey diğer seçimlerde de olduğu gibi 31 Mart seçimlerin de gördüğümüz üzere Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN'IN takdire şayan çabası, gayret ve samimiyeti oldu.
Diğer siyasi parti liderleri yine cılız ve siyasi söylem açısından tutarsızlıklarıyla Tayyip Erdoğan'ın gölgesinde kalmış oldu.
Şimdiye kadar yazdıklarımız genel olarak Türkiye geneli açısından 31 Mart seçimlerinin kısa bir özeti oldu.
Peki, Van'da sonuç ne oldu?
Elbette özellikle Kayyumlarla hizmet siyasetine geri dönen Van, özellikle Ak Parti İl Başkanı ve ilçe teşkilatlarının ayrıca milletvekillerinin siyasi ferasetten, bazılarının samimiyetten uzak, kibirli tavır ve tercihleriyle YİNE BÜYÜKŞEHİRDE KAYBETTİ.
Seçimden dört gün önce şehrimize gelen ve büyük bir halk coşkusuyla karşılanan Recep Tayyip Erdoğan tarafından da farklı platform ve toplantılarda övgüyle bahsedilen miting sonrasında tüm bölgede ciddi oy kaybına uğrayan HDP, AK PARTİ'nin yanlışlarıyla önemli şehirlerini kaybederken maalesef Van'da kazandı.
Sonuç böyle olmamalıydı.
Van daha güzelini, güçlü bir şekilde hizmet siyasetiyle buluşmayı, ehil ve liyakat sahibi yöneticilerle 2023 hedeflerine projelerle yürümeliydi. Kalkınmalı, yetiştirdiği liyakat sahibi öz evlatlarıyla güçlü ve huzur dolu yepyeni bir VAN inşa edilmeliydi.
HDP açısından çok önemli seçmen kitleleri kendinde barındıran ve gerek 2014, 2015 ve sonrasında 24 Haziran'da HDP'ye güçlü bir şekilde destek sunan birçok ilde olduğu gibi Van'da da korkudan, tehditten, şiddet ve ölümden bıkan halk elbette Van'da da AK PARTİYE gerekli desteği sunacak ve başta Van Büyükşehir Belediyesi olmak üzere ilçe belediyelerinin nerdeyse tamamı AK PARTİ ile hizmet siyasetine devam diyecekti.
Ama bu gerçekleşmedi.
Burada belki de Ak Parti İl teşkilatları başta olmak üzere milletvekilleri işin kolayına kaçacak ve 24 Haziranda olduğu gibi halkı suçlayacaklar.
Ak Parti adına aktif siyaset yapmaya başlayan ve Büyükşehir Adayı olduğu günden seçim gününe kadar samimi bir şekilde sahada çaba sarf eden Necdet Takva için;
-Bizden değildi, teşkilat ve halk sahiplenmedi, diye adeta günah keçisi ilan edecekler.
Ak parti il teşkilatları ve vekilleri seçim kampanya döneminin en çok ter döken, çaba ortaya koyan aktörü olması gerekirken neredeyse önemli hiçbir toplantıda yer almayarak Büyükşehir adayı Necdet TAKVA'yı yalnız bıraktılar. Hal böyle olunca il ve ilçe teşkilat kademeleri de aynı şekilde tavır takındı. İçten içe hesaplar yapıldı. Kalp başka söyledi, dil ise başka.  
Halka hak etmediği eleştirileri sıralarken oturdukları makamların hakkını veremediklerini, aldıkları kararlarla halkın aklıyla alay ettiklerini ve en önemlisi de sorumluluğunu taşıyamadıklarını itiraf edemeyecekler.
Oysaki çok değil bundan birkaç ay önce daha ilçe belediye başkan adayları ve devamında belediye meclis üye adayları tespit edilirken vicdan ve feraset sahibi nice dava eri teşkilat içinde ve halk arasında alınan nice kararın doğru olmadığını hesapsız ve samimi bir şekilde dile getirmiş ve kendilerini defalarca uyarmıştım.
Hani derler ya;
-Görünen köy kılavuz istemez, diye. İşte bugün karşımızda duran sonuçlar bize dünden bunu göstermiş oldu.
Şimdi başta Ak Parti teşkilatları olmak üzere Ak Parti milletvekillerine sormak istiyorum.
Yarın sizden umutla hizmet siyaseti üretecek belediyeleri kazanmanızı bekleyen halka ne diyeceksiniz?
Hangi mazeretin arkasına sığınacaksınız?
Hatalarınızı, yanlış kararlarınızı kimin boynuna atacaksınız?
Ve en önemlisi de tüm İslam Ümmetinin yükünü sırtlanıp tek bir günde 8 miting ve birkaç geniş katılımlı toplantı ve devamında TV programına katılıp gecesini gündüzüne katan, adeta kendisini milletine ve ümmete feda eden RECEP TAYYİP ERDOĞAN'A bu sonucu nasıl izah edeceksiniz.
Dün olduğu gibi hep gölgesinde var olduğunuz ve aslında kendinize ait bir katkınızın olmadığı başarıları sahiplenmekten, bununla böbürlenmekten, kibirle halk içinde gezmeyi bir tarafa bırakıp, size bu milletin emaneti olan koltuklarınızı hak edenler için bırakabilecek misiniz?