Bu nasıl bir çirkeflik!

İĞRENÇ BİR SİYASET!...

Gerçekten bu ülkenin en büyük sorunu muhalefet!

Böylesine zikzaklar siyaseti ne görüldü ne de duyuldu.

Siyaseti bildim bileli böyle bir şey yaşanmadı.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, hırsına bir türlü galip gelemeyerek, seçimi alması muhtemel Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı aday göstermedi.

Elli kez seçimi kaybetmiş Kılıçdaroğlu, bir çocuk kıskançlığıyla “İlla da ben, illa de ben!” dedi…

Önüne gelene ikbal vaat etti.

% 2 bile olmayan partilere 40 vekil hediye etti.

Sanki devlet olmuş gibi ulafe dağıtmaya da devam ediyor.

PKK’ya seçim boyunca tek laf etmedi, seçim sonrasında durumu öğrenince başladı “milliyetçilik” naralar atmaya!...

Karşı cepheden oy alacağına inansa “Kürtleri” bile inkâr ederse şaşmam!

Çünkü bugünkü destek de bunu göstermiyor mu?

Türkiye’nin en radikal milliyetçi söylemleri olan bir siyasetçiye verdiği taviz artık bardağı taşıran son damla olmadı mı?

Ümit Özdağ’a verilen sözler nelerdir?

Adam çıkıp 13 milyon sığınmacıyı ülkeden atacağım diyen biri…

Utanmazsa Kürtleri de buna dâhil edecek!

Belki de edebilir? Kim bilir?

Çünkü kendisini İçişleri Bakanı olarak ilan etmiş durumda!

Ya bu nasıl bir devlet geleneğidir?

Daha seçim sonuçları belli değil, adam kendisini İçişleri Bakanı olarak ilan ediyor.

Bu milli irade gaspıdır.

Kılıçdaroğlu, kayyımları kaldıracağım diyor bu ise kayyımlar kalacak diyor…

Deva, Gelecek partileri adamı kabul etmiyor…

Bizim Kılıçdaroğlu, illa da ben geleceğim diyor.

Yani bizim Kılıçdaroğlu:

Selahattin Demirtaş’ı bırakan; bir gün sonra vaz geçen…

Kayyımları kaldıracağım diyen; bir gün sonra çark eden…

Yeşil Sol’a kucak açıp bir gün sonra kucağına alan….

Vallahi ürktüm bu siyasetten!...

Bu dilden…

Kumpas ve kasetçilikten…

Haa Sayın Kılıçdaroğlu!...

Deva Partisi Van İl ve ilçe yönetimi istifa edip toptan Ak Parti’ye geçti haberin olsun!...

Zafer Partisi’ne verdiğin tavizler, sana daha çok yol su elektrik olarak dönecek…