Başkale ilçe sınırları içerisinde bulunan Peribacaları ve travertenler uzun yıllardır tartışmasına rağmen hala turizme kazandırılmayı beklerken, Türkiye'deki örnekleri büyük ilgi gören ilçedeki doğal güzellikler için henüz adım atılmaması tepkilere neden oluyor.
Turizmciler ve akademisyenler Başkale ilçesindeki doğal güzelliklerin hızlıca sahiplenilmesi gerektiğinin altını çizerek, Kofiraz ve Dereiçi Travertenleri'nin turizme kazandırılması konusunda önemli tavsiyelerde bulundu.
Doğal ve tarihi güzellikleri açısından fazlasıyla zengin olan, fakat bu zenginliklerden istediği gibi faydalanamayan Başkale ilçesi, bakım ve tanıtım eksikliği yaşanmaya devam ediyor.
İlçede henüz yeni turizme kazandırılmış güzelliklerin yanında keşfedilmemiş ve keşfedilmeyi bekleyen birçok yer bulunurken, Dereiçi Mahallesi'ndeki Travertenler ve Yavuzlar Mahallesi'nde bulunan Peribacaları bu zenginliklerin başında geliyor.
İlçede Peribacaları oluşum yönünden Kapadokya'daki Peribacaları ile benzerlik gösterirken, bölgede 17 bin peribacası, 35 mağara, 12 oyma ev ve doğal tüneller bulunuyor. Yöre halkının 'Kofiraz' dediği, son dönemlerde çok kabul görmese de, Vanadokya olarak adlandırılan Peribacaları, artık Van'ın önemli değerleri haline gelmeyi bekliyor.
11 Şubat 2020 tarihinde 'Kesin Korunacak Hassas Alan' ilan edilen Peribacaları, son yıllarda yerli yabancı ziyaretçilerin uğrak yeri olmaya başlasa da bölgede konaklama ve dinlenme tesislerinin olmaması nedeniyle engel teşkil ediyor.
Kentin turizmini yakından takip eden isimler konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, Peribacalarının tanınırlığı noktasında gerekli adımların atılması gerektiğini vurguladılar.
Traventerlerin bulunduğu Dereiçi Mahallesi'nde yol ve barınma sorunu yaşanırken, Kelegom Köprüsü ve yanında bulunan şifalı sıcak sular ve aynı zamanda Albayrak Mahallesi'nde St. Bartholomeus Kilisesi ise turizme kazandırılmayı bekliyor.
Büyük Zap Vadisi'ne bakan bir tepe üzerine kurulan ve turizme kazandırılmayı bekleyen St. Bartholomeus Kilisesi, gün geçtikçe tahrip olmaya devam ediyor.
Yıllardır yıkılmaya yüz tutan St. Bartholomeus Kilisesi definecilerin uğrak yeri olmaya devam ederken, yine ilçe de bulunan Hüsrev Paşa Medresesi de aynı kaderi yaşıyor.
Yeni adı Örenkale olan Pizan Köyü'nde, kalenin doğusundaki eğimli arazi üzerinde yer alan tarihi medrese, giriş kapısı üzerindeki yazıya göre, bin 653 yılında Hüsrev Paşa tarafından yaptırıldığı belirtiliyor. İlçene önemli bir konuma sahip olan tarihi medrese de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya,
İlçede buna benzer birçok doğal güzellik kaderine terk edilirken, Yanal Kilisesi, Tahıl Kalesi, Kudret Kalesi gibi birçok tarihi mekân onarılarak turizme kazandırılmayı bekliyor.
VAN BÖLGE GAZETESİ: FEHİM ATİŞ