Duamız olmazsa…

        “De ki: "Sizin duanız olmasaydı Rabbim size değer verir miydi?........................" (Furkan:77)
Dua kulun yaratıcıyla vasıtasız irtibat kurduğu, kurabildiği tek alandır.
Allah resulü(sav) “Birbirinize günahsız bir dille dua edin dediğinde!.
Sahabe, “Ey Allah’ın resulü(sav) günahsız dil mi var? Diye sorduğunda…
Evet, Sizin diliniz kardeşiniz için günahsızdır.
Yaratılmış kullar olarak duaya ne kadar muhtaç olduğumuzu, dostların dualarının önemini ancak hastalandıktan sonra daha fazla anlaşılmış olması bile kulların yaratıcıya olan ihtiyaçlarını ve ne kadar muhtaç olduklarını ortaya koymaktadır.
Hastalıklar insanlar için bir imtihan evresidir. İnşallah, İnanmış müminlerden biri olarak hayatımın ikinci evresine yani hastalık evresine girmiş bulunmaktayım.


      Birinci evrem 58 yıl 8 ay gibi bir dönemi kapsadı. Mutlu bir ailem anam, kardeşlerim, çocuklarım en büyük sermayem oldular.
Hayatımın ikinci evresinde dostlarımla birlikte tümden sahiplenmeleri rabbimin bana nimet olarak verdiklerinin tecellisi olarak gerçekleşmesi en büyük nimetlerden biridir.
Her insan gibi bende çeşitli imtihanlardan evrelerden denemelerden geçtim.
Hatalar yanlışlıklar günahlarım çok oldu…
Şimdi hayatımın ikinci evresini geçirmeye başladım, bu evrenin nasıl ve ne kadar geçeceğinin bilincinde olmadan günahlarımın kefareti olarak dostlarımın benim için günahsız dilleriyle edeceği duaların da yardımıyla geçeceğinden inancım tamdır.
Bunu bir kez daha anladım ki, bir insan için en büyük sermaye manevi alanda kazandıklarıdır. Maddi anlamda kazandıklarının tamamını harcasa bile manen elde etmiş olduklarını zerresini bile elde edemez.
Hayatımın ikinci evresinin başlangıcında her türlü dua ve desteklerini benden esirgemeyen tüm dostlarımdan helallikler diliyorum. Hastalığımın ciddiyeti nedeniyle biraz ciddi korunmam lazım, takdir Allah’ındır bize tayın ettiklerinindir. Sesimin çıkmamasından dolayı kimseye cevap veremediğim için üzgünüm.
Mücadelemiz, Allah’ın izniyle Mevcut kaderden yine Allah’ın takdir ettiği/edeceği başka bir kadere ulaşmak için tedavim devam edecek. Sonuç ne olursa olsun benim için hayr olacağına da inancım tamdır. Bu dünya hayatındaki yaşamım sürecekse veya beka âleme intikal olacaksa yüce Rabbimin rahmeti merhameti gereği sonuç mutlu olacaktır.
Çünkü ölüm yok oluş değil tam aksine yeni bir hayatın başlangıç noktasıdır. Biz Müslümanlar ölümü bilmekle birlikte, ölüme iman da ettiğimiz için hiçbir kaygımız yoktur. Kaygımız olsa bile rabbimizin bizden razı olacağı bir hayatı yaşayıp yaşamadığımızdır.
Biz duayla devam edelim hani rabbimiz: “Kullarım Beni sana soracak olursa, muhakkak ki Ben onlara çok yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm. Öyleyse, onlar da Benim çağrıma cevap versinler ve bana iman etsinler. Umulur ki irşad olurlar. (Bakara:186)”


      Bu ayeti kerimeden anlıyoruz ki, Rabbimizin dualarımıza karşılık vermesinin tek yolu vardır. O’nun çağrısına uymak. Allaha gereği gibi kul olmak, ondan başka hiçbir ilah tanımamak. Dağların yüklenmekten kaçındığı sorumluluğun farkında olup o sorumlulukları yerine getirmek. Bunlardan olabilenlere selam olsun. Allah’ın rızasını kazanabilenlere selam olsun.
Sonuç olarak Allah’a kul olabilmek, Allah resulü Hz. Muhammed(sav) ümmet olabilmek, manevi alanda zenginliğe sahip olabilmek, güzel insanlara dostlara sahip olabilmek, anne-babaya, eş-çocuklara ve kardeşlere sahip olabilmek ne güzel nimetlerdir. “Hasbunallahu ve ni'mel vekil ni'mel Mevla ve ni'me'n nasîr. Allah, bize yeter, O ne güzel vekildir. Ne güzel Mevla ve ne güzel yardımcıdır.”
Nasihatlerin musibetlerden evla olması dileğiyle.