Diyanet işleri başkanlığına ve Van müftülüğüne çağrımdır…
Az da olsa bazı din istismarcısı imamlar adeta pusuya yatmış…
Bekliyorlar ki bir yerde mevlit okutulsun…
Bekliyorlar ki bir insanımız hayatını kaybetsin…
Hele bunlar zenginse gel keyfim gel..
Keyiflerine diyecek yok. Hemencecik oralarda biterler..
Para karşılığı mevlit okurlar, Yasin okurlar, hatim indirirler.
Hatta yarışırlar kim çok okursa, okutursa, kime okunuyorsa o şahıs kurtulmuş, cennette yeri hazır vaazları verirler..
Halka sıkça uyarılarda bulunurlar, bolca Fatiha okuyun hatim getirin, Yasin okuyun diye.
Çünkü ne kadar çok okunursa o kadar para var karşılığında..
Bazı din istismarcıları tam bir çıkar sektörüne dönüştürmüş, taziyeleri, cenazeleri, mevlitleri.
Bu işi sektöre çeviren çıkarcı gruplar birbirlerine iş tutar gibi, taziye, hatim, mevlit pazarlıyorlar…
Din istismarcısı sözde imamlar, uyduruk rivayetlerle de sahte din pompalayarak rantlarını da pekiştirmekten geri durmuyorlar..
Zavallı halkta, bilmediği için bu yalanları yutuyor, hatta tanımadıkları için para vererek taziyelerine bunlardan getirenler bile var; nedeni ise böyle alıştırılmış.
Kendileri okuyup araştırmadığı için bu yapılanları din sanıyor, çünkü din böyle anlatılmış halka…
…
Yani zavallı halkım din adına çok adatılmış ve hala istismarcılar tarafından kandırılmaya da devam ediliyor.
Hatta bu istismarcıların bir kısmı ilginçtir imamlığı ek iş olarak görüyor. Yani asli görevini ikinci plana itmişler.
Nasıl mı? Çoğunu görevli oldukları Camilerde görmek çok zor.
Bir vakit namazında görseniz diğerinde göremezsiniz.
Mutlaka hayvan pazarında, alışverişte, ya da başka ticaret alanlarında iş yaptığını görürsünüz.
Birçoğunun mal varlıklarına baksanız gerçeği ne dediğimi anlarsınız.
Bir imam maaşı ile bunlar olamaz dersiniz.
Ayrıca bunların görev yaptıkları camilerde makbuzsuz sözde yardımlar için para toplamaları da cabası.
Bu durum suiistimale açık bir konu ancak çok önemli, mutlaka düzeltilmesi lazım..
Hatalarını dediğinizde, eleştirdiğinizde, rezillikler, çığırtkanlıklar, iftira ve yalan üzere karalamalara başlarlar…
Peki, imamlar mesai dışında ticaret yapamaz mı elbette yapar.
Ancak imamlar önce çok ağır sorumluğu olan görevlerini yapmalıdırlar.
İmamlar, görevlerini layıkıyla yapmalıdırlar ki halkı aydınlatabilsinler.
En önemlisi Kuran'ı halkın anlayacağı bir şekilde okumalılar, kendilerinden bir şey eklemeden uydurmadan, berrak bir şekilde anlatmalıdırlar.
Aydınlanmanın başı Kuran çünkü!
İşte Kuran layıkı gibi bilinmediği için,, Allah'ın ayetlerini para karşılığı anlatan, hatta pazarlayan imamlar türedi.
Ve bu toplum Kuran'ı anlamaz oldu..
Biz anlatacağız siz mecburi dinleyeceksiniz dendi.
Herkes anlamaz diyerek toplumu kurandan uzaklaştırdı bu din tüccarları.
Kendileri de biliyor bu halk kuranı öğrense, bu para karşılığı hatim, Yasin, Fatiha okuyan ve okutan sahtekâr imamlar, ortalıkta cirit atamayacaklar yani para karşılığı din satamayacaklar.
Ayette Allah ne güzel uyarıyor. (BAKARA-174.)
Allah'ın indirdiği kitaptan bir kısmını gizleyip onu az bir bedel ile değişenler (var ya); işte onlar karınlarına ateşten başka bir şey doldurmuyorlar. Kıyamet günü Allah, onlarla ne konuşacak, ne de onları arıtacaktır. Onlar için elem dolu bir azap vardır.
Var mı daha büyük ceza! Bunlar muhatap bile alınmıyor.
Ancak gerçek şu ki; bu tür sahtekarlar, ayetleri gerçek bir dille okuyunca işlerine gelmez elbette; okumazlar da zaten..
Para için taziye taziye dolaşan din istismarcıları, böylece halkı dinden de uzaklaştırırlar.
…
Allah'ın kitabını Allah rızası için karşılıksız anlatanlara selam olsun!
Güzel dinimiz İslam ve yüce kitabı Kuranı Kerim'i lekeleyenlere sesleniyorum.
Din adına konuşanlara sesleniyorum.
Kuran ve peygamber adına yalan konuşanlara sesleniyorum..
Allah adına ahkâm kesen yalan uyduran Allah'a iftira atanlara sesleniyorum.
Yani dinde olmayanı din diye halka anlatanlara sesleniyorum..
Şahsiyetiniz ve birazcık ahlakınız, kişiliğiniz varsa utanın artık!
Bilmiyorsanız susun, erdemli olun ve bilmediğinizi itiraf edin okuyun, öğrenin.
Eğer inanıyorsanız, Müslüman olduğunuzu iddia ediyorsanız,
Gidin sorumlu tutulacağınız kuranı kerimi okuyun.
Şüphesiz bu Kur'an sana ve kavmine bir öğüt ve şereftir, ondan hesaba çekileceksiniz. (Zuhruf 44. Ayet)
Allah, "Ant olsun biz, Kur'an'ı düşünüp öğüt almak için kolaylaştırdık." diye buyurmuyor mu? Var mı düşünüp öğüt alan? (Kamer 32. Ayet.)
…
Din adamı, imam, Müslüman dedin mi güvenilir, emin kimse olur.
Duruşu olur. Özü sözü bir olur. Bukalemun olmaz, net olur.
Güce göre, gelecek paraya, makama göre davranmaz, ahlaklı, kişilikli olur.
Bir din adamı, kışkırtıcı, karıştırıcı olmaz, fitne çıkarmaz.
Hocalar dirilirse insanlık dirilir.
Hocalar ölüyse insanlık ölüdür.
İmamlar ölüleri değil dirileri yıkamalı.
Kuran ahlakı, bilgisi, yaşamı ile yıkamalı…
İmamlar dirilirse cemaatler dirilir.
İmamlar dolduruşa gelerek, cemaatler arası fitnelere sebep olmaz.
Namazda önde duran imamlarımız sosyal meselelerde de örnek olarak önde olmalıdırlar.
Müslümanlığımız sürdürülebilir daim ve devamlılık üzere olmalı.
Elbette edebiyle, ahlakıyla örnek imamlarımızın sayısı azımsanmayacak kadar çoktur.
Ama bu iyi şahsiyetli dürüst imamlarımız, içlerindeki bazı çürüklere ses çıkarmalı, yaptıklarına seyirci kalmamalı uyarmalılar.
Asil bir topluluğu lekeleyen, kirleten ahlak yoksunlarına dur denmeli!
Geldiği günden beri çok çalışan Van İl Müftüsü Sayın Arvas'a da sesleniyorum.
Sizlerin yanında her türlü kılığa giren, bu yalaka, çürükleri ya düzeltin yâda temizleyin kurumunuzdan.
Bu münafık suratlı bukalemunlar, daha çok topluma ve İslam dinine zarar vermeden, behemehâl önlemler alınmalıdır..
Kimse şunu unutmamalıdır Yüce dinimiz İslam, kimsenin tekelinde değildir.
Saygıdeğer Diyanet İşleri Başkanı Sayın Mehmet Görmez beyin üzerinde oynanan oyunları kınıyor, duruşu ile cevap vereceğini bu tuzakların üstesinden geleceğine inanıyorum.