ZAMANI GELMEDİ Mİ?
Yerel seçimlere yaklaşırken hem iktidar hem de diğer siyasi partilerin illerden göstereceği belediye başkan adaylarının kimler olacağı her gün biraz daha netleşiyor.
Adayların kimler olacağı genel seçimlerin aksine yerel seçimlerde seçmen tercihlerini etkileme açısından çok daha önemli oldu. İşte tam burada Van Büyükşehir Belediye Başkanı kim olacak sorusu kulislerde konuşulmaya başlamış ve Necdet TAKVA ismi Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından ilan edilmişti.
Necdet TAKVA ismi Van'ın yabancı olmadığı bir isim. Van TSO'daki profesyonel geçmişi ve son 6 yıldır devam eden Van TSO Başkanlığı sürecinde kendini liyakat ve ehliyet anlamında kanıtlayan TAKVA ismi açıklandıktan hemen sonra büyük bir kesim tarafından olumlu karşılanmış, yerelde parti tabanının bir kısmı ve bazı toplum çevreleri tarafından da Ak Parti ve doğal olarak iktidar temsilcilerine karşı geçmişte zaman zaman takındığı eleştirel tutumu nedeniyle benimsenmemişti.
Ancak sayın takvanın geçmişte yaptığı açıklamaları Van ilinde ekonominin başında olan biri olarak değerlendirilmesi bu manada işinin gereğini yerine getirdiği de göz ardı edilmemelidir.
Bir adayın ismi netleştikten sonra yaşanacak tüm bu durumlar, tepkiler aslında sürecin işleyişi açısından doğaldır.
Ama bir şartla!
Eleştiri iftira, dedikodu, şahsi hesaplaşma ve kara propaganda şeklinde her türlü ahlaki zeminden ise uzaklaşmak şarttır. Bundan kesinlikle uzak durulmalı ve bu yönde tavır takınanlara da asla prim verilmemelidir.
Benzer bir durumu hatırlarsanız 2014 yerel seçimlerinde yine sürpriz bir şekilde ismi büyükşehir belediye başkanlığı için açıklanan Osman Nuri Gülaçar için de söz konusu olmuştu. Yine kara propaganda, iftira, dedikodu ve yalan üzerinden bir süreç yönetilmek istenmiş ve adayın toplumsal itibarına adeta "suikast" düzenlenmişti.
Bu şehir üzerinde kirli emelleri olan, halkın bugününe ve geleceğine karabasan misali çöküp küçük bir azınlığın mutluluğu ve refahı için mücadele eden "üst akıl" böylece fırsat kolladığını yine bizlere göstermiş oldu.
Elbette ki dün olduğu gibi bugün ve yarınlarda hep bu tür kötü niyetli kişiler var olacaklar ama bunların karşında iyilerin tavrı daha önemli değil mi? Yaşananlara ferasetle bakmak, ön yargılardan arınmak, korku ve vehimlerle değil aklıselim bir şekilde düşünmek ve tavır almak daha doğru olmaz mı?
Her şey hızla değişmeye devam ediyor.
Van artık eski Van değil.
Türkiye artık eski Türkiye değil.
İnsanların ve toplumların beklenti, kaygı, hassasiyetleri artık eskisi gibi değil.
Hızla değişen ve dönüşen dünyada kısaca artık hiçbir şey eskisi gibi değil.
Hal böyleyken şimdi karşılaştığımız durumları yeni bir okumayla değerlendirmek ve güne uygun yorumlar yapmak daha doğru olmaz mı?
Böyle yaptığımızda olayları, durumları ve kişileri daha objektif bir şekilde değerlendirmiş olmaz mıyız sizce?
Bu çerçeveden baktığımızda Necdet TAKVA isminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Ak Parti Van Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak gösterilmesi de YENİ TÜRKİYE ve YENİ VAN için doğru okunmalı.
Bu ne demek?
Son yıllarda ilimizde, bölgemizde, ülkemizde ve sınırlarımızda karşı karşıya kaldığımız onca terör olayı ve sorunlar sonrasında toplumsal birlik ve beraberlik, kardeşlik, huzur ve barışla buluşabilmek adına aramızdaki farklılıkları tanışmanın ve birlikte ortak hedeflere yürümenin artık zamanı geldi demek.
Sırf daha iyiye erişmek için ortaya koyduğumuz eleştirilerimiz var diye bir birimizi düşman kabul etmememizin gerektiğinin zamanı geldi demek.
Bir kimsenin liyakat, ehliyet ve halkı adına dert sahibiyse, toplumsal yaşamı iyileştirecek hayalleri varsa o kişinin hepimiz adına iyi şeyler başarabileceğine birlikte inanmanın zamanı geldi demek.
"Bu kişi bizim davanın adamı değil" demek yerine, "dava" diye tanımladığınız şeyin özünün;
-"İnsanların en hayırlısı insanlara en faydalı olan kişidir" ilkesiyle hareket edecek kişileri davanın eri olarak kabul etme zamanı geldi demek.
Hep kendi mahallesinde ve kendi yakın çevresiyle bir arada olmayı bırakıp farklı mahalleleri, farklı düşüncelerle, farklı insanlarla içten ve samimi olarak tanışma, buluşma ve beraber hareket edebilmeyi başarabilmenin zamanı geldi demek.
Ötekileştirmenin, dışlamanın zarardan başka bir şey getirmediğini anlayıp, bir ve beraber olduğumuzu anlamanın zamanı geldi demek.
Küçük olsun benim olsun anlayışından kurtulup, biz birlikte anlamlı ve güçlüyüz algısının hâkim olacağı günlerin zamanı geldi demek.
Sınırların ortadan kalktığı, dünyanın küçük bir köye döndüğü günümüzde yerel yönetimlerde bu şehrin nitelikli, donanımlı, samimi, tevazu ve gayret sahibi öz evlatlarının kol kola, ortak akılla kenetlenmiş bir şekilde görevleri, toplumsal sorumlulukları yüklenmelerinin zamanı geldi demektir.
Yaşadığımız şehrin sorunlarına kalıcı çözümler üretilecekse, bu şehirde doğmuş büyümüş, sokaklarda karşılaştığı insanları yakından tanıyan, dertleriyle dertlenen, mutluluklarına ortak olan kısacası derdi VAN, derdi HALK olanların bir arada ve ortak hedeflere yürüyebileceği günlerin zamanı geldi demektir.
İşte Necdet TAKVA'nın Ak Partiden aday gösterilmesi bu çerçevede değerlendirildiğinde önemli bir kazanım, toplumsal, siyasal değişim ve dönüşüm için yarınlara dair umutların yeşerdiğinin somut bir örneği olarak görülmeli.
Üstelik Ak Parti demiyor muydu. Bizim için en değerli insan halkı için çalışan, çabalayanlardır, diye. Üstelik Başkan, defalarca söylemedi mi, "Bu ülkeye hizmet eden" en büyük vatanseverdir, diye!
Necdet Takva, Van için gecesini gündüzüne katmış bir isim değil midir?
Bizi temsil edecek birikime sahip değil midir?
Hal böyle olunca belediye başkan adayı olacak kişinin hangi zihniyette olması bizim için önemli midir?
Hadi en önemlisini söyleyelim. Kılı kırk yararak adayları belirleyen ve bu hususta birden fazla doneyi dikkate alan, toplumun önemli kesimlerine kulak veren bir Ak Parti ve de en önemlisi Recep Tayyip Erdoğan bu kararı vermişse demek ki en iyi aday budur!