“Ziya Bey, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yakın ekibi içerisinde yer alan Çevre Şehircilik Bakanı Mustafa Özhaseki’nin 22 yıllık mesai arkadaşı olan, 2017 yılı başlarında devlet tarafından Van Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri olarak atanan Mustafa Yalçın’ı, nasıl bu kadar da insafsızca eleştiriyorsunuz, bu iddiaları nereden bulup da kaleme alıyorsunuz?” diyebilirsiniz.
Aslında Mustafa Yalçın’ı yazmaya, Kayseri’den ve 17.11.2014 tarihinde İstanbul’da bir trafik kazasında 28 yaşında hayatını kaybeden oğlu, merhum Talha Yalçın’ın hikâyesini yazarak başlamak lazım. Ancak bu konudaki yazma hakkımı saklı tutarak, Mustafa Yalçın’ın Van’a Genel Sekreter olarak geldikten sonraki hikâyelerini ve gelişmeleri yazmaya devam etmek istiyorum.
Kış bitti, bahar geçti, yaz geldi. Kış memleketi olan Van’daki kısa yatırım sezonunu hay huy ile geçiren Mustafa Yalçın, orkestra şefi olarak toplantı yönetme keyfini tatmin etmekten başka bir icraat ortaya koyamadı.
2019 seçimlerinde Kayseri’den milletvekili adayı olma düşüncesinde olduğunu gizleme ihtiyacı dahi duymayan Mustafa Yalçın, Van’a ve Vanlıya hizmet etme hedefinden uzak, kendisini milletvekili adayı gösterebilecek kişi ve makamlara karşı, reklamını yapmak üzere görünüm ve algı oluşturma derdinde olduğunu, görme ve işitme engelliler dahi fark edebilir.
Bir yanda Mustafa Yalçın’ın orkestra şefliğinde vaktini hay huy ile geçiren Van Büyükşehir Belediyesi. Diğer yanda kripto KCK’lılar ve FETÖ’cülerden oluşan kısaca AKP’liler diyerek tanımlanan, AK Parti Van Teşkilatı’nı geçim kapısına çevirmiş bir grup, sayıları az etkisi çok olan menfaat çetesi. Müneccimlik yapmak istemiyorum, ancak 2019 seçimlerinde yaşanacak hezimetin ayak sesleri, şimdiden gelmeye başladı. Kendilerini çok iyi bilen, fedakârlık yaparak samimiyetle çalışan ve dava duygusu taşıyan AK Partililer, arkalarına AKP’lilerin saklanmasına lütfen izin vermesin.
Çünkü Milletvekilliğinde 6-1 önde olan AK Parti, AKP’lilerin kişisel menfaat odaklı zihniyeti sayesinde 6-2 geriye düştü. Son dönem milletvekilleri ve il başkanları düşüşün muhasebesini öncelikle kendi vicdanlarında yapmalı, sonra da Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki hareketin tüm mensupları ile halktan “Biz bu işi yapamadık, nefislerimiz ideallerin önüne geçti, sizin ve ülkemizin zamanını çarçur ettik özür diliyoruz” diyerek köşelerine çekilmeli.
Bu kötü zihniyet ve sahipleri değişmeden, AK Parti teşkilatları AKP’lilerden arınmadan, yeniden başarı hikâyesinden söz etmek, aynı simaların katıldığı farklı yemekli toplantıların hamasi nutukları olarak hafızalarda kalacak.
Sizce otellerde, misafirhanelerde, öğretmen evlerinde ve polisevinde konaklayıp tatili bitince gidecek olan tatilci zihniyeti ve psikolojisi ile siyaset yapanlardan, bürokratlık yapanlardan Van’a bir hayır gelir mi?
Van’da yaşamayan ve hiçbir zaman da yaşamayı düşünmeyen, bakanla gelip bakanla giden milletvekilleri Prof. Dr. Beşir Atalay ve Burhan Kayatürk’ten Van ne hayır gördü ki, ilk milletvekilliği seçimlerinde Kayseri’den aday olmayı düşünen, Van’a yerleşmeyen, Polis evini ikamet olarak kullanan, ilk fırsatta çekip gidecek olan Mustafa Yalçın’dan hayır gelsin.
Aslında her biri ayrı yazı konusu olan o kadar çok hikâye var ki, hangi birini yazacağımı şaşırdım. Mustafa Yalçın’ın bitmek tükenmek bilmeyen hikâyelerinden vazgeçip, hizmetlerini yazayım diye aylardır bekliyorum. Fakat görünen o ki; orkestra şefi Mustafa Yalçın’ın yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi toplantı yapmaktan iş yapmaya vakit bulamıyor.
Ankara’ya gidince hava alanında karşılayan hangi işadamlarının ne kadar misafiri olduğunu mu, ya da Van’da bazı işadamları ve siyasetçiler ile yediği özel yemekleri mi yazsam? Yoksa “Siyaset yapacak adam burada durmasın, siyaset yapacağım diyen adam varsa işte kapı” diyerek kapıyı göstermesine rağmen, başta AK Parti İl Başkanı Zahir Soğanda olmak üzere siyasetten gelen taleplerin doğru mu yanlış mı olduğuna bakmadan ve ikiletmeden yapmasını mı?
Uzun sözün kısası, moda tabir ile KCK / FETÖ ittifakı demiyorum, ama neler olduğunu siz anlıyorsunuz.
İlave ve eksiltme yapmadan sadece yazımın kahramanlarını anlatacağım. Hikâyeleri okuduktan sonra inanıyorum ki “Ziya Bey daha çok yazmalısınız, siz gerçekten insaflı yazmışsınız” diyeceksiniz.
Şimdilik Mustafa Yalçın’ın iki gözdesini yazacağım. Yazacağım hikâyeleri okuduğunuzda Van Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği’nin FETÖ ve görevden alınan HDP’li yönetim tarafından “Biri Bizi Gözetliyor evi” gibi gözetlendiğini siz de öğenmiş olacaksınız.
Bir tanesi FETÖ gerekçesi ile açığa alınan ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de koruması olarak çalışmış ve Van’da tartışılan koruma Serhat Kahraman.
Diğeri ise HDP’li Belediye Meclis üyesi ve Sözde Eş Başkan Hatice Çoban’ın gölgesi gibi yanından ayırmadığı, Mustafa Yalçın’ın da sağ kolu durumundaki Esin Şahar.
Şimdi gelelim gözdelerin bitmek tükenmek bilmeyen hikayelerine..
BİRİNCİ GÖZDE: SERKAN KAHRAMAN
Kayserili Polis Memuru. Genel Sekreter Mustafa Yalçın’ın yakın koruması. Halk toplantıları başta olmak üzere tüm toplantılarda ve özel görüşmelerde ikizi gibi Mustafa Yalçın’ın yanından ayırmadığı bir isim.
Mustafa Yalçın’ın talimatı ile Van Büyükşehir Belediyespor yönetimine alınan ve muhasip üyelik verilmesi planlanan Serkan Kahraman, Van spor kamuoyu tarafından gösterilen tepki üzerine yönetimde pasif üyelikte kaldı.
Polis Memuru Serkan Kahraman Dernek Üyesi Olabilir mi?
2908 Sayılı Dernekler Kanununun 4. Maddesinde “Fiil ehliyetine sahip ve onsekiz yaşını doldurmuş olan gerçek kişiler ile tüzel kişiler önceden izin almaksızın dernek kurma hakkına sahiptir. Ancak Türk Silahlı Kuvvetleri ile genel ve özel kolluk kuvvetleri mensupları ve özel kanunlarında dernek kuramayacakları belirtilen memur statüsündeki kamu hizmeti görevlileri sürekli olarak, dernek kuramazlar” hükmü yer almaktadır.
Ayrıca aynı kanunun 16. Maddesinde “Fiil ehliyetine sahi gerçek ve tüzel kişiler derneklere üye olabilirler. Ancak özel kanunlarında aksine hüküm bulunmamak şartıyla” denilmektedir.
Bu kanunun 4.maddesinde belirtilen “diğer kamu hizmeti görevlileri ise ilgili bulundukları bakanlıkça tespit edilen ve ilan edilen derneklere üye olabilirler” hükmü de bulunmakta.
Emniyet Teşkilatı Kanunu EK 11. Maddesinde, “Emniyet Teşkilatı Mensupları ile çarşı ve mahalle bekçileri dernek kurucusu ve üyesi olamazlar, Ancak spor derneklerine üye olabilir. Emniyet Teşkilatı bünyesinde spor amacı ile kurulmuş derneklerin yönetim ve denetim kurullarında görev alabilir. Aykırı hareket edenlere tüzükte belirtilen disiplin cezaları verilir” denilmekte.
Yukarıda yer alan maddelere göre Van Büyükşehir Belediyespor spor derneği olduğu için tartışmalı koruma Serkan Kahraman üye olabilir, Ancak talimatı Mustafa Yalçın dahi verse dahi 3201 saylı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na göre Emniyet Teşkilatı spor derneği olmayan Van Büyükşehir Belediye Spor yönetimde yer alamaz. Yer alması yürürlükteki kanunlara göre suç sayılır.
Van Büyükşehir Belediyespor Kanuna mı, Talimata mı Uyacak?
Polis Teşkilat Kanunu’na göre yönetiminde yer alması kanunen yasak olan ve FETÖ’den de açığa alınan Mustafa Yalçın’ın tartışmalı koruması Serkan Kahraman’ı Van Büyükşehir Belediyespor yönetimi, yönetimden çıkaracak mı?
Yoksa Serkan Kahraman’ı açığa alındıktan sonra dahi yönetimden çıkarılmasını istemeyen Mustafa Yalçın’ın isteğine uyup işlem yapmayacak mı?
Van Büyükşehir Belediyespor’da yürürlükteki kanun mu, Mustafa Yalçın’ın talimatı mı geçerli olacak hep birlikte göreceğiz.
Genel Sekreterlik Özel Kalem Bütçesi Yetkisini Koruma Polisine Kim Verdi?
Van Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterlik bütçesi harcama yetkisi, Mustafa Yalçın tarafından yakın koruması Polis Memuru Serkan Kahraman’a verilmişti. Çay ocağına alınacak bir limona kadar harcamalarda yetki kullanan Serkan Kahraman, talep edilen malzemelerin alımını personel üzerinde kendi otoritesini htirmek için, gerekçe göstermeden keyfine göre kabul veya reddettiği biliniyor.
Genel Sekreterlik Özel Kalem’de deneyimi ve başarısı ile herkes tarafından bilinen iyi bir bürokrat olan Ali Çoban başta olmak üzere birçok sivil ve güvenilir görevli varken, Mustafa Yalçın tartışmalı koruması Serkan Kahraman’ı özel kalem bütçesi için neden yetkilendirdi?
FETÖ’den Açığa Alınan Koruma Serkan Kahraman Genel Sekreterlikte Ne Yaptı?
27 Nisan 2017 tarihinde 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında alınan tedbirlere ilişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 2’nci maddesinde zikredilen ve Milli Güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen, FTÖ/PDY ile iltisakı veya irtibatı olduğu gerekçesi ile Van’da açığa alınan 158 polisten bir tanesi ve Mustafa Yalçın’ın yakın koruması olan Serkan Kahraman.
Serkan Kahraman açığa alındıktan sonra da belediyede görüldü. 2 Mayıs 2017 Salı günü görevli olmamasına rağmen Genel Sekreterliğe gelen Serkan Kahraman, belediye çalışanlarının meraklı bakışları arasında ziyaretini tamamlayıp belediyeden ayrıldı. Kamuoyunda Serkan Kahraman’ın Genel Sekreterlikte kimi neden ziyaret ettiği merak ediliyor.
İKİNCİ GÖZDE: ESİN ŞAHAR
Aydın Talay’ın Belediye Başkanlığı döneminde Van Belediyesi’nde işe giren Esin Şahar, Burhan Yenigün’ün Belediye Başkanlığı döneminde ise Belediye şirketi olan Mavi Kent A.Ş.’ye geçiş yaptı. Esin Şahar, aynı zamanda Eski HDP Van İl Başkanlığı Yapan Cüneyt Caniş’in eşi Alev Caniş ile de amca kızları.
Van Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterlik Özel Kalem’de halen çalışmaya devam eden ve Genel Sekreter Mustafa Yalçın’ın sağ kolu olan Esin Şahar’ın, evinden makam arabası ile alınıp bırakıldığı da önemli bir iddia.
HDP’li Belediye yönetimi döneminde Belediye Meclis üyesi ve sözde Eş Başkan Hatice Çoban’ın gölgesi gibi yanından ayırmadığı belirtilen Esin Şahar, HDP’nin kadın yapılanmasında da aktif rol üstlenmiş. Hatta belediye koridorlarında kobani gerekçesi ile para topladığı da Esin Şahar ile ilgili çok anlatılan bir hikaye.
Kayyum ataması yapıldıktan sonra belediyedeki iş ve işlemleri denetlemek üzere Tefftiş Kurulu’ndaki müfettişler ile de çalışan Esin Şahar’ın, HDP’li yönetime bilgi paylaşımı yaptığı yönündeki iddialar, gündemdeki yerini korumaya devam ediyor.
Koruma Serkan Kahraman’ın FETÖ’den açığa alınmasının ardından, Genel Sekreterlik özel kalemde meydana gelen yönetim boşluğunu, Esin Şahar’ın etkin bir şekilde doldurduğu ve ipleri eline aldığı da hikayeler arasında yer bulmuş durumda.
Hikâyeleri öğrendikçe, acaba Mustafa Yalçın da mı diye aklıma gelmiyor dersem, yalan olur.
Vatandaş "Van'da devletine ve kurumuna bağlı, halka hizmet etmeyi amaç edinmiş, hiç bir yapının arka bahçesine göz kırpmayan kimse kalmadı da mı?" diye soruyor ve cevap verecek birilerini arıyor.
Zaman zaman çeşitli hikâyeler anlatmaya devam edeceğim. Konular değişebilir fakat kahramanlar değişecek mi hep birlikte göreceğiz.
Anlattığım ve ilerleyen süreçte anlatacağım hikâyeler, size ne düşündürecek merak ediyorum.