Sayın Cumhurbaşkanım, kadim medeniyetlere beşiklik etmiş, yüce gönüllü insanların kenti Van’a hoş geldiniz, sefalar getirdiniz, şeref verdiniz. Siyaset sahnesine çıktığınız günden buyana Türkiye’nin ve Vanlının gönlüne her zaman dokundunuz. Kültürel ve insani değerlerimizi her zaman yücelttiniz.
Temel insani değerlerimize önem verdiniz, baskıcı sistemlerin gasp ettiği bireysel hak ve özgürlüklerimizi bizlere kazandırdınız. Bunun için size minnettarız.
Gönüllerimize dokunduğunuz gibi ülkemize ve şehirlerimize de dokundunuz. Cumhuriyet döneminde yapılanlardan daha fazlasını kendi dönemizde yaparak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdınız.
Ulaşımdan sağlığa, eğitimden üretime, yatırımdan istihdama, sanayi üretiminden ihracata, sosyal yardımlardan dezavantajlı kesimlere kadar her açıdan dünden çok daha iyi duruma geldik.
Siz de bilirsiniz ki insanoğlunun fıtratı her zaman daha iyisini istemektir. Son dönemde yaşanan ekonomik dalgalanmalarla birlikte yaşanan zorluklar halkımıza sıkıntılı günler yaşatıyor. Seçimlerde seçmeni etkilemek isteyen dış ve iç mihraklar tarafından yapılan operasyonların etkisi ile yaşanan bu günlerin geçici olduğundan şüphemiz yok.
Sıkıntıların geçici, huzur ve refahın kalıcı olması için Van özelinde sizin dokunuşunuzla hareketlenecek, ülkemize ve insanımıza katma değer üretebilecek konuları zatıalinize arz etmek istiyorum.
SINIR TİCARETİNİN ÖNÜNDEKİ ENGELLERİN KALDIRILMASI
Sayın Cumhurbaşkanım, Kapıköy Sınır Kapısı Ticaret Bakanlığı ile TOBB arasındaki protokol çerçevesinde yenilendi ve Türkiye’nin en modern kapısı haline geldi. Bunun için zatıalinize ve TOBB Başkanı Sayın Rıfat Hisarcıklıoğlu’na müteşekkiriz. Van Kapıköy arası karayolunun duble olmasının yanında Kapıköy Sınır Kapısı uluslararası transit tır güzergahı olarak da resmiyette yer aldı.
Türkiye tarafından tüm bunların eksiksiz yerine getirilmesi, İran tarafının da eş güdümlü hazırlık yapmaması nedeniyle istenilen düzeyde ticari etki oluşturmuyor. Bu bakımdan İran tarafının da altyapısın tamamlaması için zatıalinizden İran makamları nezdinde girişimde bulunmanızı önemsiyoruz.
Ayrıca doğru dürüst yolun ve sınır kapısının olmadığı 1994 yılında Van ile İran arasında yapılan sınır ticareti 18 milyon dolardı. O zamanki sınır ticaretinin kazancıyla Van OSB’nin ilk fabrikalarının temelleri atıldı. Bunu sağlayan da genel ihracat ve ithalat rejimine konu olan mal ve hizmetler sınır ticaretinin de konusuydu.
Sınır ticaretinde ürün çeşidi veya miktarı ile ilgili uygulanan kotalar sınır ticaretini adeta işlevsiz hale getirmektedir. Sınır ticaret mevzuatının revize edilerek, ticaretin gelişmesini sağlayacak hale getirilmesi İran ile Van’ın ve bölgenin ticaretine olumlu katkı yapacaktır.
SINIR İLLERİNDE KOMŞU ÜLKELERİN DİLLERİNİN SEÇMELİ DERS OLARAK OKUTULMASI
Sayın Cumhurbaşkanım, Van’a yoğun olarak gelen İranlılar, gerek alışveriş yaparken, gerekse konaklama, yeme içme ve ulaşım ihtiyaçlarını giderirken dertlerini anlatamama sorunu yaşıyor. İranlılar ile birlikte esnaf da bu zorluğun bir parçası haline dönüşüyor.
Özelde Van’da Farsça, genelde sınır illerinde komşu ülkelerin dilleri okullarda seçmeli ders olarak okutulabilirse ticaretin ve turizmin önemli bir ihtiyacı giderilmiş olabilir.
Bu konuyu daha önce Kamu Başdenetçisi Sayın Şeref Malkoç’a ve AK Parti Genel Başkan Vekili Sayın Numan Kurtulmuş’a ilettiğimde ilgileneceklerini söylemişlerdi.
Bu vesile ile zatıalinize de arz etmek istedim.
VAN’A İRAN BAŞKONSOLOSLUĞU VEYA TİCARİ ATEŞELİĞİ AÇILMASI
Sayın Cumhurbaşkanım, Van İran’a en uzun sınırı olan bir il konumunda. Yılda yaklaşık 500 bin civarında İranlı, Kapıköy Sınır Kapısı üzerinden Van’a giriş yapıyor. Bunun yarısı Van’da konaklarken yarısı da Türkiye’nin farklı bölgelerine gidiyor. Dolayısıyla Van İranlılar için hem konaklama hem de geçiş güzergahı olarak önemli kavşak noktalarından birisi durumunda.
İran’a dünyada uygulanan ambargoyu da düşündüğümüzde yeni modernize edilen Kapıköy Gümrük Kapısı, İran tarafındaki ulaşım ve gümrükleme gibi sorunların da çözülmesi halinde önemli bir fonksiyon üstlenecek gibi görünüyor.
İran ile ticaretin arttırılması, turizmin gelişmesi, Van’ın da bundan hak ettiği payı alabilmesi için Van’da İran Başkonsolosluğu’nun veya ticari ataşeliğin faaliyet göstermesi Van’ı çekim merkezi haline dönüştürecektir.
İran’da yaşayan Avrupa’daki diaspora ile işbirliği içerisinde hareket eden Ermeni asıllı İranlıların Van ve bölgedeki misyonerlik ve huzur bozucu faaliyetlerine de fırsat vermeden, Van İran ile gelişecek turizm ve ticaret pastasından payını almalı.
UÇUŞ GÜZERGAHLARI VE EL YAKAN UÇAK FİYATLARI
Sayın Cumhurbaşkanım, batıdan bakıldığında Van Türkiye’nin bittiği yer gibi görünse de, aslında güneşin doğuşu ile değerlendirdiğimizde Türkiye’nin hatta Avrupa’nın giriş kapısı, başlangıç noktası. Doğunun batıya, batının da doğuya açılan kapısı. Aynı zamanda Rusya, Kafkasya’nın Ortadoğu’ya ve Afrika’ya, Ortadoğu’nun ve Afrika’nın da Rusya’ya ve Kafkasya’ya geçiş kavşağında yer alıyor.
Dünyanın merkezi konumunda olan Van’dan hiçbir ülkeye uçuş yok. Bu anlamda Van’ı merkez alan uçuşların planlanması, Van’ın ve bölgenin gelişimi, huzurun kalıcı olarak tesisi açısından büyük önem taşıyor.
Ayrıca Van’dan İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana’ya yapılan uçuşlarda hem fiyatlar yüksek hem de talebin çok olması nedeniyle 3-4 gün sonrasına rezervasyon yapılabiliyor. Van’dan gidiş veya dönüş uçuşlarında uçak sefer sayılarının artması, uçuş fiyatlarının da revize edilerek makul seviyelere çekilmesi Van ve bölge halkını memnun edecektir.
VAN’DA HAYVAN ÜRETİM VE IRK ISLAH MERKEZLERİNİN KURULMASI
Sayın Cumhurbaşkanım, Van tarihten bu yana hayvancılıkta lider bir il durumunda. Bir dönem ortadoğunun et ihtiyacını karşılayan Van’ın yaylaları, terör örgütü PKK tarafından bozulan huzur nedeniyle boşalmıştı. Şimdi yeniden hayvancılık canlanmaya başladı. Bu sürecin henüz başında olduğumuz ve küresel ısınma nedeniyle gıdanın önemi her zamankinden daha çok arttığından hareketle Van’a özel bir önem verilmesi gerekiyor.
Gerek iklim olarak, gerekse geniş meralara sahip olması açısından Van Türkiye hayvancılığının başkenti olmayı hak eden bir il. Bu kapsamda Van’a pozitif ayrımcılık yapılarak, gerek besicilik gerekse entegre tesisler anlamında destek verilmeli. Hatta birçok pilot uygulama Van’da başlatılmalı.
En önemlisi de Türkiye’de hayvan ırklarının ıslah edilmesi, geliştirilmesi gibi faaliyetlerin yer alacağı Hayvancılık laboratuvarlarının, örnek besi çiftliklerinin, et entegre tesislerinin Van merkez alınarak bölgede kurulması Van’ı Türkiye’de, Türkiye’yi de dünyada öne çıkaracak bir hamle olacaktır.
ÇEVRE YOLU VE STAD YAPILMASI
Sayın Cumhurbaşkanım, Van’ın çevre yolu ihalesi 2011 yılında yapıldı. Ancak güzergah üzerinde o günden bu yana devam eden mülkiyet sorunları nedeniyle müteahhide yer teslimi yapılamadığı için çevre yolu yapılamadı.
Vanlı için adeta bir yılan hikayesine dönen çevre yolu hakkında bir çok kimse kendince bir şeyler söylüyor. Siyasiler de bu konuda zaman zaman açıklama yapıyorlar, fakat bir arpa boyu ilerleme kaydedilemiyor.
Ayrıca Van Şehir Stadyumu depremde hasar gördü ve yıkıldı. Stadyum konusu da çevre yolu gibi sürekli gündemde ve bir çok kez yapıldı yapılıyor dendi. Bakanlar geldi gitti, sözler verildi ve stadyum konusunda da bir arpa boyu yol alınmış görünmüyor.
Uzun sözün kısası bu iki konuda artık kim ne söylerse söylesin Van kamuoyu nezdinde itibar görmüyor, yine oyalanıyoruz denilerek tepki gösteriliyor.
Bu iki konunun özellikle sizin gündeminizde yer alması ve zatıalinizin takip etmesi halinde çözüleceğine olan inancımız tamdır.
ÇATI TİPİ GÜNEŞ ENERJİ SİSTEMLERİNİN TEŞVİK EDİLMESİ
Sayın Cumhurbaşkanım, sürdürülebilir enerji kaynakları konusunda ülkemizde sizin öncülüğünüzde önemli çalışmaların başlatıldığını biliyoruz.
Güneş enerjisi açısından Van öne çıkan iki lider ilden bir tanesi. Ancak yılın 280 günü güneşin altında olduğumuz Van’da, güneş bize biz güneşe bakıyoruz.
Güneşi bol ama yeterince değerlendirilmeyen bir konumunda olan Van’da, çatı tipi güneş enerji sistemlerinin yaygınlaştırılması için, teşvik veya uygun koşullarda kredilendirme yapılması yararlı olacaktır. Çatı tipi güneş enerji üretimlerinin ulusal elektrik sistemi ile de entegre olmasının önündeki zorluklar veya keyfilikler ortadan kaldırılarak, Van ekonomisine ve ülke enerji üretimine katkı sağlar hale gelmesi sağlanabilir.
Ayrıca güneş enerji sistemleri ile ilgili sektörün Van’da gelişmesine, iç ve dış piyasanın ihtiyacına yönelik üretim yapılmasına, istihdam oluşmasına katkı sağlar.
KANAATSİZ ÖNDERLER İLE ÖNDER DİYE PARLATILANLARA DİKKAT
Sayın Cumhurbaşkanım, gerçek aşiret liderleri veya kanaat önderlerini, sokakta kime sorsanız biliyor ve söylüyor. Onların halkta karşılıkları var. Ben de gerçek aşiret liderlerine ve kanaat önderlerine saygı duyuyorum.
Ancak aşiret lideri veya kanaat önderi olduğunu ifade edip, şu kadar seçmenim, bu kadar taraftarım var diyerek güç gösterisinde bulunanların içinde, kendi çocuklarına dahi etki edemeyenlerin olduğu da inkâr edilemez bir gerçek.
Van’ın kanaat önderi denilerek sizin huzurunuza çıkarılan, ya da Van’da yapılan toplantılara davet edilenleri halk görünce “bunlar mı benim kanaatime önderlik ediyor, bunları Cumhurbaşkanımızın karşısın kim çıkarıyor, beni tanımıyor ve kanaatimden dahi haberi yok. Körler sağırlar bir birini ağırlar” diyerek tepki gösteriyor.
Aşiretler, mensuplarının yaşadığı ilçe, kasaba veya köylere göre notlar alınmalı. Aşiretlerin 2014 belediye başkanlığı, 2015 milletvekilliği, 2017 referandumu ve 24 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinde oylarını gösterir bir çizelge hazırlamalı.
Aşiretlerin siyasi karnesi durumunda olacak olan bu çizelgede 31 Mart 2019 seçimleri hanesi boş bırakılmalı. “Aşiret önderiyim şu kadar taraftarım veya oyum var” diyenin önüne “aşiretinin durumu” bu diyerek karnesi konmalı. “31 Mart 2019 yerel seçimlerinde aşiretinin yaşadığı bölgeden getirebileceğin oyu da şuraya sen yaz” demeli.
Seçimden sonra da alınan sonuçlar ile karne karşılaştırmalı ve gerçek aşiret önderleri ile aşiret önderiymiş gibi rüzgâr estirenler ayrıştırılarak, gerek sizin davetlerinize, gerekse Van’da yapılan toplantılara hak edenler çağrılmalı ve hak ettiği değer de gösterilmeli.
Hülasa kanaatsiz önderler ile önder diye parlatılanların sizin ve halkın yüzüne bakacak yüzü olmamalı.
5 YILDIZLI OTELLERDE YEMEKLİ TOPLANTILAR TEPKİ TOPLUYOR
Sayın Cumhurbaşkanım, kamu kuruluşları, sivil toplum kuruluşları veya siyasi partiler, farklı nedenlerle lüks otellerde yemekli toplantılar düzenliyor. Bu toplantılar halk nezdinde “Beyler yine toplandılar, yediler içtiler, konuştular gittiler, vatandaşın esnafın halinden haberleri yok, lale devri gibi” şeklinde ciddi eleştiri alıyor.
Bu eleştirileri halk arasında körükleyip halkın yönetime ve devlete olan güvenini sarsmak için her türlü malzemeyi kullanmakta hünerli olanları da hesaba katarsak, toplantıların toplantı salonlarında ve yemeksiz yapılması yerinde bir karar olur.
BASIN MENSUPLARI İLE İSTİŞARELER YAPILMASI
Bakanlar veya üst düzey kamu bürokrasisi ve AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Van ziyaretlerinde alakalı, alakasız birçok kişi ile görüşüyorlar, ancak aklı selim gazeteciler ile kent ve gelişmeler ile ilgili istişareler yapılmıyor.
İhtiyaç duyarlarsa basın açıklaması için davet ediyorlar, ihtiyaç duymazlarsa ona da gerek duymuyorlar 3 tane ajans muhabiri ile olayı kotarıyorlar.
Yani deyim yerinde ise basın mensuplarının eski dönemlerdeki tellallar gibi görülmesi, sadece duyuru yapmak amacıyla düşünülmesi, özellikle de yerel basının sahip olduğu kent ve bölge bilgilerinin yanı sıra izlenimlerinden yararlanılmaması kent ve yönetim açısından kayıptır.
VAN’IN TANITIMINDA İSLAMİ MOTİFLERİN ÖNE ÇIKARILMASI
Sayın Cumhurbaşkanım, Van bir İslam beldesidir. Kürt halkı da Türk halkı gibi İslam’ı kılıç zoruyla değil gönül ve akıl yoluyla kabul etmiş önemli kadim bir halktır. İslam’ın kabulü ile birlikte bölgede önemli eserler inşa edilmiş ve bir çoğu günümüze kadar gelmiştir.
Eski Van şehri de dahil olmak üzere bölgedeki İslami eserlerin envanterinin çıkarılması, bunların ayağa kaldırılması gerekenlerin restore edilmesi, Van’ın tanıtımında öne çıkarılması ait olduğumuz kültür aidiyetinin topluma ve yeni kuşaklara aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır.
Akdamar adası da Van için önemli bir tarih ve turizm markasıdır. Ancak tarihimiz sözleri ile başlayan Van’ın tanıtım çalışmalarında Akdamar kilisesi görseli ile giriş yapılması, İslam beldesi olan Van’ın zihinlerde bir Hristiyan beldesi olarak kazınmasına, bizlerin emanetçi olarak algılanmasına neden olan önemli bir hata olduğunu düşünüyorum.
Van’ın tanıtımında camiler kiliseler elbette yer almalı, ancak beldemizin ve toplumumuzun kimliğine uygun şekilde dizayn edilerek sunum yapılmalı. Zihinsel algının ve kültürel kodların önemini hepimizden çok bildiğinizi ve önemsediğinizi bildiğim için konuyu da zatıalinize arz etmek istedim.
Sayın Cumhurbaşkanım, devletimizin ebet müddet olması, bayrağımızın dalgalanmaya devam etmesi, ezanların susmaması, birliğin ve dirliğin daim, huzurun hakim olması dileğimle şehrimize tekrar hoş geldiniz, sefalar getirdiniz, şeref verdiniz...