Siyaset dünyanın her yerinde zor bir alandır.
Hele gelişmemiş şark toplumlarında çok daha sorunlu durumlar meydana getirir.
Meşakkatli, çok sabır gerektiren, insanı yıpratan bir alan olan siyasetin hakkını vermeyince altında kalırsınız.
Her işin olduğu gibi siyasetin de ahlakını kavrayamayınca hem kendini hem de kentini çevren ile birlikte rezil edebilirsin.
Yani yönetebilirsen vezir, yönetemezsen rezil edersin kendini.
İşin özü kimse kimseyi bu dünyada rezil kepaze etmiyor; herkes kendi yaptıklarının sonucunu görüyor ve katlanmak zorunda kalıyor. Ne ekersen onu biçersin misali..
Günümüz siyaseti özellikle kırsal alanlarda, ilçelerde çok farklı işliyor.
Güce yönelik, baskıya dönük bir siyaset uygulanıyor.
Feodal yaklaşım biraz takla atılarak uygulanıyor bölgede.
Ekip çalışması partilerde yanlış anlaşılıyor.
Partiler ve yöneticileri bölgede sadece kurdukları teşkilatlarla çalışıyor.
Seçimde başarısız olunca yetkili isimler hemen altındaki kadın kollarını ve gençlik kollarını ya da birilerini suçlu ilan ederek, sizin yüzünüzden kaybettik diyerek kendisini kurtarmanın kolay yolunu buluyor.
Oysa örgütlenme gönüldaşların geniş kapsamlı topluluklar halinde bir araya gelerek bir yol haritası başlatması lazım.
Siyaseti kurumsallaştıramadığımız sürece etkili ve yetkili birkaç insanın ağzından çıkan sözlere itiraz etmeksizin, yanlışını doğrusunu sorgulamaksızın itaat etmek zorunda kalacağız.
Dedim ya özellikle bölgede siyaset yapmak çok zor.
Sorunları, sıkıntıları, derdi kabarık olan herkesi memnun etmek kolay değil.
Siyasette amaç bulunduğunuz ili kalkındırmaksa ilkeli siyaset yapmak gerekir.
Yok, kendinizi büyütmek, çevrenizi bir yerlere getirmek, sadece kendinize çantacı bir teşkilat oluşturursanız, hem kendinizi hem de kentinizi batırırsınız haberiniz ola.
Genelde bölge özelde Van'ımızda zaman zaman siyaset böyle uygulandı.
Ve birçok konuda ülke sıralamasında gerilerdeyiz.
Değerli dostlar iyi, bilge, liyakatli insan yetiştiremiyoruz fazla. Yetişenleri de bir kaşık suda boğma maharetimiz var hemencecik!...
Böylelikle görevi de ehliyetli insanlara veremiyoruz.
İşin acı tarafı, iyi, bilgili ve liyakatli insan yetiştirme gibi çok fazla derdi olan insanımız da yok gibi.
Aksine bilgiden kaçan, kaynaksız içi boş bilgi kirliliğini tercih eden kesimler daha fazla.
Gerçek siyaset insan olmak ve insan yetiştirmektir. Gerçek siyasetçiler insan yetiştiren kişilerdir.
Gerçek siyaset yapan, yani insan inşa eden insanlarla bir araya gelmek lazım.
Siyaseti yüz birimlik bir pasta gibi düşünün, kurumsal siyaset dediğimiz parti siyaseti yüzde ondur. Yüzde doksanı o toplumdaki dinamiklerden oluşuyor.
Gücümüzü, makamdan, koltuktan, paradan alırsak onları kaybedince kendiliğimize ait güç kavramını da kaybediyoruz.
Gerçek güç, değerlerimizden alacağımız bilgiyle erdemle olacaktır.
Gerçek siyaset, fazileti, erdemi, ilmi, bilgiyi, düşünceyi temsil eden insandadır.
Günü sabahtan akşama kadar sınırlı ve sorunlu bir siyasi alanda uğraşarak geçirende değil.
Evet, siyasete girenler zor bir işi yapmak için girmişler bu yola, Allah iyi niyetli olanlara kuvvet versin.
Onlara bizim yardımcı olmamız lazım. Toplumdaki hayrı çoğaltacağız ki o yüzde onluk alana daha çok hayır aksın. Ne iş yapıyorsak orada güzeli ve doğruyu yapmaya gayret etmektir gerçek siyaset.
Öyle bir siyasi anlayış oluşturmalıyız ki şikâyet eden şikâyet edilen hale gelmeli.
Başarıda herkes kendisine pay çıkarmalı, başarısızlıkta herkes kendisini suçlamalı sorgulamalı nerede hata yaptım diyebilmelidir.
Bütün bunları yazmamın nedeni bölge için önemli olan yaptığı hizmetlerle ve oluşturduğu siyasi dengelerle bölgenin her yerinde son 20 yılda büyük emeği olan AK Parti'nin ve Van'daki yöneticilerinin, kişisel ihtirasları uğruna siyaseti kısır çekişmenin içine çekerek yok etmemeli.
Son aldığım bilgiye göre AK parti Erciş, Muradiye ve Çaldıran kadın kolları başkanları, istifalarını sunmuşlar ancak kabul edilmemiş.
Kadın kolları başkanlarını aradım nedenlerini kendilerinden öğrenmek için ulaşamadım.
Ancak bir haftadır geniş kapsamlı bir araştırma yaptım bu üç ilçemizde.
İstifa nedenleri ilçe başkanlarının istişareden uzak tek başına hareket etmeleri ve kadın kolları başkanlarına karşı baskı uygulandığı, üslup sorunu olduğuna yönelik iddialar var.
Ve kibir, kendini beğenmişlik, insanlara tepeden bakma hataları var konuşulan iddialarda.
Ayrıca mevcut ilçe başkanları kendi istedikleri kadın kolları ve gençlik kollarını oluşturmak için çeşitli baskılar uyguladıkları iddia ediliyor.
Adı geçen ilçelerde bu yazdıklarımı duymayan yok. Siyasetle ilgilenen herkes bunları konuşuyor.
Çok fazla değişik iddialarda var ancak ileriki süreçte düzelmez ise ayrıntıları ile yazacağım.
Adı geçen Erciş, Muradiye ve Çaldıran'ın dışında, bazı başka ilçelerde de kadın kolları ve gençlik kollarında benzeri ve değişik rahatsızlıklar olduğu iddia ediliyor.
Yukarıda anlatmak istediğim konu bu işte. Siyaset ayak oyunları ile birilerini harcama çirkinliğinden vaz geçmeli. Partileri için halisane duygularla hizmet eden insanlar basit yöntemlerle partiden uzaklaştırılmamalıdır. Bir suç ve belirgin bir hata olmadığı sürece, değişimler başarı grafiğine göre değerlendirilmelidir.
AK parti bölgedeki ve özelde Van'daki basiretsiz siyasilerin yüzünden o kadar çok insanı küstürdü ki, küstürenler bir daha gidip özür dilemedi gönül almadığı için toptan binlerce insanı kaybetti.
O nedenle bölgede sosyal şartları düşünerek özel siyaset eğitimi verilmeli ve kurumsallaşan bir siyaset yapısı olmalıdır.
Aksi halde kişiye özel siyasetle topluma ve devlete kimse hizmet etmeyecek.
Terörle gizli ve sinsi iltisaklı olan, her türlü yolsuzluğun içinde olanların gözünün yaşına bakılmamalı.
Ancak hiçbir delili olmadan kişisel ihtirasları için siyaset kıyımı yapan, siyasetin altını üstüne getirerek siyaset katliamı yapanlara da izin verilmemelidir.
Bir gün Van'da temiz siyaset yapanların haksızlığa uğradıklarını delileri ile açıklayarak siyasetten ve özelde AK partiden nasıl uzaklaştırıldıklarını anlatır ayaklanırlarsa şaşırmayın derim…
Ucuz siyaset yapanlara derhal müdahale edilmeli!
Burnumuza gelen kötü kokular var başka bir yazımın konusu olacak…!
Birileri ihale kovalamaktan zaman ayırsa parti içi çekişmelerin ve oyunların son bulması için iyi olacak.
Bir düşünün yaklaşık 20 yıllık Ak Parti iktidarında Türkiye'ye ithal edebileceğimiz kaç siyasetçi yetiştirdik?
Allah aşkına bir sayın şu isimleri….
Hepsini öldürmedik mi?
Hepsini yaralamadık mı?
Ya kendilerini harcadılar basitliklerle yada biz onları harcadık…!