Dünyanın incisi, Süphan Artos Erek ve Nemrut dağlarının kız kardeşi, Van Edremit Gevaş Tatvan Ahlât Adilcevaz ve Erciş'in denizi ile şifacısı, Akdamar Çarpanak Kuş ve Adır adalarının anneleri, İnci kefali ve Canavarın evi yuvası olan Van gülü ağlıyor.
Ben hıçkırıklarını duyuyorum. Ya siz? Galiba neden ağladığını da biliyorum. Hani sevdiklerinden zarar görüyor ya ondan. Yani bizden. Biz akarsular, kanalizasyonlar vasıtasıyla ve kendi ellerimizle bütün pislikleri ve zehirleri güzelim gölün içine boşaltıyoruz. Aslında kendi ayağımıza kurşun sıkıyoruz.
Van gölü ülkemizin en büyük, dünyanın ise en büyük sodalı gölüdür. Suları tuzlu ve sodalıdır. Şifa kaynağı olup cilt ve solunum yolu hastalıklarına iyi gelmektedir. Yara, mantar, egzema, sinuzit gibi rahatsızlıklara derman olmaktadır.
Yıkananları ve çamaşırları sabunsuz ve deterjansız tertemiz yapar. Mikropları öldürür ve kokuyu giderir. Cildin genç kalmasına yardımcı olur. Akrabalığından mıdır bilinmez Van kedisinin mavi gözüne benzeyen rengiyle bizlere görsel bir şölen sunar. Güzellikleriyle ressamlara ilham kaynağı olur.
Sanayi devriminden bu yana insanoğlu dünyayı müsrif bir şekilde kullandı. Bu kötü gidişattan Van gölü de son yıllarda hızlı bir şekilde nasibini aldı. Sonuç olarak şu anda can çekişiyor.
Kirliliği oluşturan bazı nedenler şunlardır:
1-Göle su taşıyan nehirler, ırmaklar geçtikleri yerlerdeki kanalizasyon ve çöpleri yüklenerek göle dökmektedirler.
2-İnsanlarda çevre bilinci olmayışı, sahillerin kötü kullanılması.
3- En kötüsü sahilde bulunan şehirlerin atık sularının arıtılmadan göle boşaltılması.
Dünyanın sayılı güzellikleri arasında yer alan Van gölünün mutlaka kurtarılması gerekir. Bu amaçla Göl ve çevre yerleşim birimlerini kapsayan Stratejik bir plan ivedilikle hazırlanıp uygulamaya sokulmalıdır.
Peki, bu işi kim yapacak? Bence bu hayırlı işi Van ve Bitlis Valilikleri eş güdüm içerisinde başlatmalı. Bu kervana Edremit Gevaş Tatvan Ahlât Adilcevaz ve Erciş'in Kaymakamlıkları ile bütün Belediye Başkanlıkları ve Gönüllü kuruluşlar dâhil edilmelidir.
Elzem olarak şehirlere yeterince modern atık su arıtma tesisleri yapılmalı, akarsuların kirlenmesi önlenmeli, Halkta çevre bilinci oluşturulmalı ayrıca uzmanların önereceği diğer tedbirler hayata geçirilmelidir.
Lütfen Van gölü meselesini abarttığımı düşünmeyin. Bir an için gölü bu coğrafyadan çıkardığımızı hayal edelim; sahildeki güzelim şehirlerin hiçbir kıymeti kalmaz.
Kirlilik önlendikten sonra nimetlerden milleti faydalandırmak gerekir. Sahillerde tabiata uyumlu plajlar, ulaşım yolları ve araç seferleri oluşturulmalıdır.
Plajların yapımında demokratik düşünülmeli herkesin ihtiyaçlarına ve inançlarına saygı gösterilmeli, bu itibarla bayanlara ait plajlar da yapılmalıdır.
Gölün turizm potansiyeli oldukça büyüktür. Yazın ülkemizin en güzel ve sıcaklığın en uygun olduğu yer göl havzasıdır. Ülkemizdeki insanları hatta komşu ülkelerdeki insanları buraya çekebiliriz. Turizm'deki gelişme bölge insanının ekonomik ve refah düzeyini artıracak, mutlu bir yaşamı mümkün kılacaktır.
İnsan ve tabiat sevgisiyle dolu olanlar, umarın; bilimsel, planlı ve mantıklı çalışıp Van gölünü kurtararak coğrafyamızı cennete çevirirler. Bunu başaranları kalbimizin en üst köşesine yerleştireceğiz.
Van gölünün ağlamasını dindirenlerden Allah razı olsun.