Van'da yaşayan birçok kişi, ilerleyen yaşlarına rağmen, 1915 yılında bölgede cereyan eden Ermeni mezaliminin canlı tanıklarından dinledikleri anıları hafızalarında tutuyor.
Alınan bilgiye göre, Van'da yaşayan 70 yaşındaki Nuri Güleşer, 75 yaşlarındaki Mustafa Solmaz ile Fevzi Leventoğlu'nun, Van'da yaşananlarla ilgili olarak yakınlarından dinleyerek aktardığı bilgiler, Genelkurmay Başkanlığı arşivindeki belgeleri de destekliyor.
Nuri Güleşer, yaptığı açıklamada, 1915 yılında babası Mehmet Reşit Güleşer'in 16 yaşında olduğunu ve olaylara tanıklık ettiğini söyledi.
Güleşer, 1. Dünya Savaşı'ndan önce Van nüfusunun yüzde 23'ünü oluşturan Ermenilerin, Müslüman halkla birlikte huzur içinde yaşadığını, ancak 1. Dünya Savaşı'nda, dış güçlerin kışkırtması sonucu Ermeni gençlerin silahlandırıldığını ve huzur ortamının bozulduğunu belirtti.
Ermeni çetelerinin Müslüman halka yönelik saldırılarına karşılık verilmesi üzerine olayların büyüdüğünü ve katliama dönüştüğünü ifade eden Güleşer, katliamda en çok kadın ve çocukların zarar gördüğünü bildirdi.
Özalp ve Saray'da yaşanan vahşeti sonlandırmak isteyen 16-18 yaşlarındaki 100 Müslüman gencin cephane taşımakla görevlendirildiğini kaydeden Güleşer, Özalp'e gitmek için ocak ayında yola çıkan 100 gençten 40'ının Erçek Gölü yakınlarında donarak öldüğünü, 40'ının ise Özalp yakınlarında hayatını kaybettiğini, sadece 20 kişinin zarar görmeden Van'a döndüğünü bildirdi.
'ESİR DÜŞEN HALANIN ANLATTIKLARI'
Ermeni mezalimi sırasında 18 yaşında olan halası Esma'nın esir düştüğünü kaydeden Mustafa Solmaz da halasından dinlediği anıların ''ürpertici'' olduğunu söyledi.
Solmaz, halasının anlattıklarına göre, birçok hamile kadının karnındaki bebekle öldürüldüğünü, genç kızların tecavüze uğradığını,
bazı kadınların tandıra atıldığını bildirdi.
Van-Erciş karayolundaki Zeve bölgesinde toplanan 17 köy halkının da katliama uğradığını vurgulayan Solmaz, şu an Zeve'de 20 bin kişinin mezarının bulunduğunu iddia etti.
Solmaz, birçok kadın ve çocuğun göç sırasında yaşamını yitirdiğini ve yakınlarınca toprağa bile verilemediğini öne sürdü.
'EKMEĞİN YANINDA KIZARMIŞ ET İSTER MİSİN?'
Fevzi Leventoğlu ise Dayısı Bekir Höyük'ün anlattığı olayların etkisinden uzun süre kurtulamadığını söyledi.
Leventoğlu, şöyle konuştu:
'Beni en derinden etkilen olay, Van'ın Özalp İlçesi'ne bağlı Sağmalı Köyü'nde bir kadının tandıra atılmasıdır.
Dayımın anlattığına göre, Ermeni çetelerinin köye yaklaştığını duyan ve köyden uzaklaşmaya hazırlanan hamile bir kadın, tandırda ekmek pişirdiği sırada Ermeni çetelerinin saldırısına uğruyor.
Kadının tandırda ekmek pişirdiğini gören çete üyeleri, 'Ekmeğin yanında kızarmış et ister misin?' diyerek kadını tandıra atıyor. Olayı uzaktan izleyen eşi ise hemen köyden
uzaklaşıyor.''
Ermeni mezaliminin hafızalardan silinmeye çalışıldığını savunan Leventoğlu, mezalimin daha önceki yıllarda Van'ın kurtuluş yıldönümü kutlamalarında canlandırıldığını, ancak son yıllarda kutlama
törenlerinde canlandırma yapılmadığını belirtti.