Keşke bu başlığı bana attırmasalardı. Görünen köy kılavuz istemez misali geçmişin günümüze ayna olması hesabıyla siz yani HDP'liler attırdınız bana bu başlığı.
Ortaya çıkan tabloya baktığımızda AK Parti'nin oy kaybına uğramasını bekleyenler fena halde yanılmış görünüyor.
Böylesi öngörüsüz, fikirsiz bir muhalefet mantığıyla AK parti önümüzdeki 15 yıla da damgasını vuracak gibi görünüyor.
AK Parti, iktidarının 17'nci yılında onca yıpranmışlığına rağmen hâlâ açık ara birinci parti ve müttefiki MHP ile beraber meclis dışında yerel yönetimlerde de çoğunluğu elinde bulunduruyor olması Türkiye'nin huzuru ve kalkınması için önemli bir durum olarak bilinmeli.
Büyükşehirlerin bazılarını kaybetse de iktidarının meşruiyetini tartışmaya el vermeyen yüksek bir oy oranına ulaşmak AK Parti için önemli muhalefet için ise moral bozucu olsa gerek.
Ayrıca doğu ve Güney doğu Anadolu'da kayyum atanan 24 belediyeyi AK Partinin alması bölge siyaseti açısından son derece yüksek mesaj içermektedir. Tabi bununla beraber HDP'nin bu bölgelerde kaybetmesinin nedeni Kürtlerin iradesini pazarlık aracı etmesi ve izlediği siyasetteki söylemleri ile eylemlerinin örtüşmemesi olarak görebiliriz.
AK Partiye daha doğrusu RECEP TAYYİP ERDOĞAN'A kaybettirelim derken bütün değerlerinden vazgeçen bir HDP'nin, 2009 ve 2014 yıllarında kazandığı bölge illerde hizmet adına hiçbir şey yapamaması da kendi tabanı tarafından cezalandırılmasına neden oldu.
Özellikle kayyumların başarılı çalışmalarını gören bölge halkı HDP belediyelerinin başarısızlığını ve beceriksizliğini mukayese yaparak görme imkânına sahip oldu.
Van özelinde düşündüğümüzde ise nedendir bilinmez bir türlü dikiş tutmaz hale geldi Van.
AK Partinin Van ilinde kaybetmesini bekleyenler başta büyükşehir belediyesi olmak üzere kaybedilen ilçe belediyeleriyle kazandıklarını düşünseler de asıl kaybedenin kendileri olduğunu ileride görecekler.
Siyasi ikballerini yahut istikballerini bu seçimden alınacak bir mağlubiyete bağlayan AK Parti içindeki AKP'liler kaybettiler aslında.
AK Partinin içinde yer alan samimi insanlar ise Van'da nerede yanlış yaptıklarını doğru okumalı, sonuçlar elde etmeli ve hataların telafisi adına ne gerekiyorsa onun için vakit kaybetmeden adım atmalı, irade ortaya koymalı.
Özellikle adaylık sürecindeki yanlış tercihlerin neye göre kimler tarafından yapıldığını sorgulamalı ve bu mağlubiyete zemin hazırlayanları cezalandırmalı. Özellikle karar alma ve uygulama yetkisine sahip ildeki tüm temsil makamları bu kapsamda tercihlerinin sorumluluğunu üstlenme erdemi göstermeli ve ortaya çıkan olumsuz sonucun sorumluluğunu hiçbir bahanenin arkasına sığınmadan üstlenmeli.
"-Ben yaptım oldu, sonucuna da katlanmak mecburiyetindesiniz" gibi umursamaz tutum sergileyenlerin yaptıkları yanına asla kâr kalmamalı.
Aday belirleme sürecindeki kamuoyu anketleri, genel merkezden gelip buradan talimatla yine AK Partinin içine çöreklenmiş siyaset çetelerinin talimatları ile bu şebekenin istediği insanların bir yerlere konumlandırılması, gördüğünüz gibi hiç bir şeyin değişimine ve gelişimine neden olmadı.
Aksine umutla yerelde hizmet siyasetinin olumlu sonuçlarını yaşamak isteyen Van halkı dün itibariyle ortaya çıkan sonucun hayal kırıklığını yaşadı. Birçok kişi siyasi feraset, tecrübe ve vicdandan uzak alınan kararların kötü sonuçlarını mazlum ve kimsesiz halka ödetmek isteyenlere karşı öfkeyle doldu.
Maalesef parti içindeki bu kafakol ilişkilerinden Van bir türlü kurtulamadı.
Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere birçok önde gelen AK Partili kurmaylara Van'daki yaşanan olumsuzlukları net ve objektif bir şekilde aktarmak için defalarca çağrıda bulunmamıza rağmen bu girişimimiz art niyetli ve kişisel ikbalinin peşinden koşan bu siyaset şebekeleri tarafından engellendi.
Yani demem odur ki birileri tarafından Van'ın gelişmesini ve gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemek için her türlü fırıldaklık yapıldı. Hatta bu kibir abideleri sözlerimizi genel merkezde itibarsızlaştırmak için her türlü yalan ve iftiralarda bulunmaktan da çekinmedi.
Şimdi Van'da görüyoruz ki 13 ilçenin dokuzunu HDP, dördünü ise AK Parti kazandı. Büyükşehir'i ise HDP kazandı.
Çok ilginçtir ki AK Parti mitingine baktığımızda oradaki aşırı kalabalık, havaalanından miting alanına kadarki Sayın Erdoğan'a gösterilen sevgi seli herkesin AK Parti Van'da Büyükşehir ve birçok ilçeyi kesin alır söylentilerine yol açmıştı. Açıkçası bende o kalabalıktan sonra öyle düşünenlerdendim.
HDP mitingi ile mukayese edildiğinde eldeki resmi verilerde AK Parti mitinginin daha fazla olduğunu doğruluyor.
Şimdi sormak lazım.
Bu kalabalıkta neyin nesiydi?
Bu kalabalıkla kimlerin gözleri boyanmak istendi?
O kalabalık kitlenin sevgisi, ilgisi neden sandığa yansımadı?
Yoksa o günkü kalabalık kurumlarda çalışan ve AK Partili olmayanların kendilerini gösterme kalabalığı mıydı?
Tüm bu izahta zorlandığımız durumlar içeriye sızan fetöcülerin kendini gizleme durumu mu?
Öte taraftan böyle bir tutarsızlık toplum ve halk adına münafıkça bir durum değil mi?
Hangi safta yer aldıkları belli olmayan omurgasızların, ikiyüzlülerin kumpasları Van'da AK Partiyi ne hale düşürmüş görüyor musunuz?
Sadece kendini düşünen, ego, kibir sahipleri şunu asla unutmayın!
Sizden önce bu halka ve millete ihanet edenler, emaneti ehline teslim etmeyip hoyratça kullananlar nasıl çekip gittiyse, yok olduysa sizde çekip gidecek ve yok olacaksınız.
Ama sizin yok oluşunuz hem bu dünyada hem de ahirette hesabı ağır olacak.
Öyle insanları Allah adıyla kandırmanız yanınıza kar kalmayacak.
"-Efendim biz görevi devraldığımızda Ak Partinin Van'da iki belediyesi vardı. Biz bunu dört belediyeye çıkardık diyerek "şark kurnazlığı" yapmanıza da kimse kanmayacak. Kazandığınız dört ilçe belediyesini topladığınızda İpekyolu ilçesinin Bostaniçi Mahallesi kadar seçmen, sandık ve nüfus barındırmadığını da Van'ın ekonomi, istihdam, kalkınmasına etkisinin ne kadar az olduğunu da size hatırlatmak isterim.
Bunu söylediğinizde ve ısrarla büyük bir başarı sergilemiş gibi gerine gerine, kibir ve ukalalıkla hatalarınızı, yanlışlarınızı, gizli hesaplarınızın üstünü örtmek istediğinizde buna kimsenin inanmayacağını şimdiden bilin isterim.
Elimizdeki sonuçlara göre HDP Van'da başta büyükşehir olmak üzere dokuz belediyeyi de kazandı.
İşte sorunda burada başlıyor.
Çünkü HDP kazandı Van ise maalesef yine kaybetti.
Daha önceki HDP belediyeleri bu sözü yazmam için bize yeterli derecede ışık tutuyor ve ayna oldu sanırım.
HİZMETSİZLİK, AYRIMCILIK, IRKCILIK, ADAM KAYIRMALAR, YOLSUZLUKLAR, PARALARIN HİZMETE DEĞİL BAŞKA YERLERE HARCANMASI, HARAÇ ALMALAR, TEHDİT, ŞANTAJ, BAŞKALAŞTIRMA gibi birçok konuyu sıralayabiliriz.
Yani HDP'lilerin Van gibi bir dertlerinin olmadığını hala anlamadınız mı?