Devran dönerken SAF olup da SAF değiştirenlere değil CİN olup da SAF değiştirenlere dikkat etmeli!
Rivayet bu ya kayyum atanan belediye vekilinden bir tanesi konuşuyor:
-Arkadaş, ben nasıl da yanıldım.
-Neden? Diye soruyor, yardımcısı?
-Ya ben göreve başlarken bir sürü yalan-yanlış adamlar var, dediler. Bunları tefrik etmeden doğru-dürüst iş yapmak mümkün değil!
-Haklısınız? Peki, şimdi sorun ne?
-Sorun şu ki adamların hepsi makul görünüyor? Hatta bizi ilgilendirmez ama çoğu da Ak Partiliymiş!!! Üstelik namazında, niyazında adamlarmış!!!… Hatta benden mescit isteyen o kadar çok kişi var ki!!
Tabii devran döndü ya!... Değişmemek mümkün mü? Yaşam mücadelesi bu! Osmanlı'da da böyleydi, Cumhuriyet'te de!
Daha dün (28 Şubat) Cuma namazına gidenler fişlenirken şimdi gitmeyenler tefrik ediliyor!
Neden değişsin ki düzen?..
O yüzden Allah'ın adaleti iyi ki var! İyi ki bir ceza âlemi var! Kandırmak mümkün mü?
Bu yüzden devran dönerken SAF olup da SAF değiştirenlere değil CİN olup da saf değiştirenlere dikkat etmek gerek!
Asıl sorunumuz bu!
Çünkü bu kişiler gerçek bir münafıktır ve zamanı geldiğinde kahpelikten çekinmezler!
İnsanı ve devleti arkadan vurmaktan hoşlanırlar.
Bu bukalemunlar bir canavardır. Önemli olan bunları tefrik etmek!
O nedenle kayyumların işi gerçekten zor. Zor ama bir de hepimizin şahit olduğu, geçmişte ne olduğunu bildiğimiz ve bugün de saf değiştirenlere dikkat etmek lazım. Hele bu kişiler üst düzeye çıkarılmışsa kayyumlara da kayyum atamak lazım! Veya kayyumların söylediklerimizi iyi okuması ve devlet ve millet adına çok seri karar vermeleri lazım.
Çünkü Van Büyük Şehir Belediyesi'nde bu münafıklara şahit olunca kafayı yememek mümkün değil!"
Vallahi çıldırıyor insan!
Kayyumların çabalarını, samimiyetlerini yerle bir ediyor bu tür atamalar!
…
Hadi Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri'nin yakın koruması FETÖ'cü çıktı. Bu mazur görülebilir. Çünkü adamlar hâlâ mahfiler. Sıkı sıkı örtünmüşler. Mustafa Yalçın nerden bilsin bunu!
Amma!..
Onu kimin atadığını tespit etmek önemlidir. Hatta bırakın bunu onu Van Spor'a yönetici olarak atamak ne kadar doğru?
Bu ne ya arkadaş; adam FETÖ'cü; yakın koruma oluyor yetmedi bir de Van Spor'a yönetici! Hatta FETÖ'cü olmasa da kim ki bu adam Van Spor'a atanıyor. Bu adam bir sporcu mu, Vanlı mı? Ya zamanında Hüseyin Çelik Vanlı değil deyip de adamı topa tutanlar, bu durumu niçin sorgulamazlar?
Kimdir bunu atayan, böyle saçmalık olabilir mi?
Biz Vanlı gazeteciler de bu olaya göz yumacağız öyle mi?
Rıdvan Can, Salih Deniz Kardeşlerim, sporla ilgilenen diğer yazarlar; lütfen bunu hatırlatalım.
Bir korumanın ne işi vardı Van Spor yönetiminde??
…
Diğer bir mesele var ki aman Allah'ım saç-baş yoldurur!
Hani şu başlığa konu olan Beyefendi ile Hanımefendi!!!
Vallahi resmen kafayı yedirtir!
Adamı da eşini de bu dönemde öyle bir yere getirilmişler ki bırakın Van'ı Vallahi ulusal anlamda manşet olur!
Duyunca, belgeleri görünce bir Vatandaş olarak bir Vanlı olarak yedim kafayı!
Kimler mi?
Onu da bir dahaki yazıda bahsedeyim.
Belgeler ispat edilsin, biriksin hele!
Görün bakın neler olacak?