FUTBOLUN YAZILI OLMAYAN KURALLARI!
Van Spor ikinci yarıya iyi başladı..
Beklentiler her zaman olduğu gibi büyük ve beklentinin adı şampiyonluk…
Şampiyon olmayı önce isteyeceksin sonra gereklerini yerine getireceksin…
Şampiyon olmak için yönetimin, teknik heyetin, taraftarın ve şehrin üzerine düşen görevleri vardır…
Bunlar şampiyonluğun sacayaklarıdır.
Biri eksik kalsa görevini yapmazsa bocalarsınız…
Futbolun, içeride ve dışarıda yani hem saha içinde hem de saha dışında görevleri vardır….
Kimileri saha içinde kalarak mücadele etse de kimileri saha dışında kirli mücadeleye girişmektedir..
Benim bahsettiğim saha dışı yönetimsel konulardır…
Örneğin ekonomik, sosyal konularda takımı geleceğe doğru taşıyabilmek….
Yıllardır bir gazeteci olarak futbolun içindeyim.
Saha içi ve saha dışı gelişmeleri olduğu gibi hoca, yönetim ve futbolcu psikolojisini iyi tahlil ettiğimi belirtmek isterim.
Futbolu kuşatan bütün katmanların önceden sezgisini anlar süreci iyi okursanız yol haritanızı da ona göre belirlersiniz…
Yok, aksini yaparak bilmediklerinizi bilir gibi yaparsanız kısa vadede başarılı gibi görünürsünüz ancak uzun vadede hayal kırıklığı ile karşılaşırsınız…
Yani futbolun ezberlenmiş kuralları; olmazsa olmazları vardır.
Futbolun bir yazılı birde yazılı olmayan kuralları vardır…
Futbolun yazılı olmayan kurallarını herkes artık ezbere biliyor ve her yerde tartışıyor….
Futbolu güzel yapan da bu zaten..
Futbolun ana kaideleri yani yazılı olmayan yönleri göze hoş gelen tarafıdır…
Teknik ve taktik yönleri ise kimi zaman seyrini unutturuyor izleyenlerine…
Siz buna ister holiganlık deyin, ister fanatiklik deyin, isterse taraftarlık…
Ben gördüğüme, izlediğime, yaşadıklarıma inanır şahitlik ederim der taraftarları…
Gerisi galibiyetten başka hiçbir sonucun tatmin etmediği gerçeği sinelerde yatan gerçek….
Atamayana atarlar kuralı…
Van Spor evinde bu yıl oynadığı maçlarda bu durumu çok yaşadı.
Ya rakip kaleye çok zor gitti az pozisyon bulabildi ya da yakaladıkları net pozisyonları atamadı…
Bazı futbolcular evlere şenlik goller kaçırırken bazı zor pozisyonları gol ile sonuçlandırdılar…
Atamayana atarlar. Van Spor atamayınca rakipleri attı….
Futbolun en önemli kaidesi İyi hücumdur. Bu maç kazandırır, iyi savunma şampiyonluk...
Ama ikisi de bizde tam uygulanmıyor maalesef…
Bazı takımlara karşı katı savunma yapan bir takım olmanın üzüntüsünü yaşıyorum..
Sanki karşındaki takım süper lig takımı.
Hiçbir yönü senden daha iyi olmayan takımlara karşı oynanan savunma futbolunu hala anlamış değilim….. Bunun taktik falan olduğuna inanmıyorum…
Maç izlerken futboldan nefret ettiren bir oyun tarzı var Van Spor 'da…
Takım 2. Sırada daha ne yapalım dediğinizi duyar gibiyim…
Bir kere Van Sporun bulunduğu kırmızı gruptaki takımların kaliteleri çok düşük, bu durum bizi aldatmasın…
Sezon başında kötü futbol oynamasaydık hiç yere puanlar kaybetmeseydik bu ligde açık ara önde ipi göğüslerdik…
Hatta izleyenlerin çoğunda geçen yılki takım olsaydı şimdi arayı çoktan açmıştı fikri hakim…
Hocanın iyi niyetli oluşunun hakkını verelim. Belki sezon başında gelseydi kendi istediği oyuncuları almış olsaydı farklı olurdu….
Bazı topçuların Van Sporun topçusu olmadığını düşünüyorum.
Sahada saç baş yolduran oyuncuların hala Van Spor formasının ciddiyetini anlamadığını görüyorum…
Günümüz futbolunda maç kazanmak için çok koşacaksın anlayışını birileri bu takıma anlatmalı.
Sahanın her yerini koşan, saldıran, baskı yapan; rakibi kendi sahasına kilitleyen bir oyun göremedik ne yazık ki…
Sayın Gülpınar bu soruna mutlaka bir çözüm bulmalı! Van Spor atak futbol oynayarak maç kazanmalı.
Bir iki gol attıktan sonra skoru koruma mantığıyla oyunu boğmaktan vazgeçmeli…
Bazı futbolcuların bireysel yetenekleri her zaman başarı getirmez…
Bireysel başarılarla nasıl puan kazandıysak hatalarla daha çok puanlar kaybettik..
Yani demem odur ki içerde dışarıda her maçta kale önüne duvar çekmenin, bana göre futbol adına övünülecek bir tarafı yok. Dahası böyle bir strateji üretmek için çabaya da gerek yok..
Van Sporun oyun içinde kanat oyuncularınız maç boyu son çizgiye inmeyi denemelidir...
Bir tane aklı başında orta yapılmıyor. Artık ortaların pas niteliği taşıdığı futbolda bilinçli orta yapamayan bir takım durumundayız…
Ve ayrıca mutlaka duran top organizasyonlarınız olmalıdır…
Sürekli sağa sola kat eden ya da geri dönen bir oyun anlayışı var.
Rakibe daha saldırgan olmazsan, daha kararlı olmazsan ve de en önemlisi bununla ilgili dizilişler ve planlar da istenilen seviyede olmazsa, saha içinde istediğin sonucu almakta zorlanırsın.
Rakip savunmanın dengesini bozacak bir şey yapamayan bir takımımız var…
Van Sporun oynadığı futbol ile çocuğu oyalayan ama karnını doyurmayan yalancı emzik gibi geliyor izleyenlere…
Van Sporun oyun içinde 1. 2. alternatif planlarını göremiyoruz çok yavaş ve temposuz oynuyor…
Kazandığı maçlara baktığımızda bir iki maç hariç çok zor maç kazanıyor…
Aslında her maçın ayrı analizini de yapabilirim. Oynadığı maçlara bakarak genel bir değerlendirme yapıyorum..
Van Spor takımının saha içindeki coşkusunun ve enerjisinin istenilen seviyede olmamasının nedeni ayrı dursun, ancak beklentimiz eksiklerin giderilmesi ve izleyenlere güzel futbol ve bol gollü galibiyetler alınmasıdır…
Futbolun yazılı kurallarından çok yazılmayan kurallarının futbolun içinde daha etkili olduğu gerçeğini unutmamalıyız…
Unutmamalıyız ki futbolun gerçekleriyle daha sağlıklı yüzleşebilelim.
Yüzleşemediğimiz her gerçeğimiz sonra ah vah ettiğimiz dertlerimizle doludur bilesiniz…
Bundan sonra ne olur kırmızı grupta? Sonuna kadar kovalamalıyız umutsuz olmamalıyız.
Rakiplerin maçlarının sonuçlarının ne olduğunu amigo varı kovalamaktan çok kendi maçlarımıza bakmalıyız… Çünkü biz kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz…
Ya 1. olarak şampiyonluk ya da Playoff'a kalarak şampiyonluk.
Bunun adı illaki şampiyonluk olmalı….