Ramazanda Ayında esnek çalışma ve çalışan İşçilerin çalışma süresi ve diğer hakları nelerdir bakıldığında 4857 sayılı İş Kanunu gereği, işveren tüm işçilerine eşit davranmakla yükümlüdür. Dini inançları gereği kimseye ayrımcılık yapamayacağından, sunacağı imkânı tüm işçilerin yararlanabileceği şekilde sunmalıdır der kanun (suallere de cevaben) Ramazan ayı geldiğinde bazı işyerleri genel uygulamalarında kısa süreli değişikliğe gidebilirler.

İşverenler işçilerin farklı taleplerini karşılamak için çalışma saatleri, yemek yardımları, ara dinlenmeler gibi hususları mevzuata aykırı düşmeyecek ve tüm işçilerin haklarını gözetecek şekilde düzenlemek için ayrıca özen göstermek zorundadır. İşverenin bu hakları sağlarken işçilere oruç tutup tutmadıklarını sormaları bile hassasiyet isteyen bir konudur.

İşçilerin inançlarını sormak hangi niyetle yapılırsa yapılsın yasal açıdan sakıncalı sonuçlar doğurabilecek bir yaklaşımdır.

Bu nedenle bu ek menfaatler ve haklar, tüm işçileri kapsayacak düzenlemelerle hayata geçirilmelidir. İnançlarının gereğini yerine getirdiği için işçiyi bazı haklardan mahrum bırakmak kadar, inanmayan işçilerin ramazanda bazı haklarını elinden almak da ayrımcılık sayılacak işçinin bu ayrımcılık nedeniyle yargıda hakkını araması durumunda işveren haksız konuma düşecektir dolayısıyla herkese eşit olacak şekilde planlanacaktır.

ORUÇLU ÇALIŞANIN ÇALIŞMA SAATLERİ VE ARA DİNLENME DURUMU?

İşçilerin çalışma saatleri için İş Kanunu maksimum süreleri belirlemiş, bu sürelerin dağılımı ile ilgili bazı noktalarda işverene esneklik tanınmıştır 4857 sayılı İş Kanunu'na göre, haftalık çalışma süresi en fazla 45 saat belirlenebilir ken, işyerleri işçilerini bu süreden daha az çalıştırılabilir. İşçinin hafta tatili hakkı gözetilerek ve günlük çalışma süresini 11 saati aşmayacak şekilde düzenlenmek şartıyla, işverenin haftalık çalışma süresi haftanın günlerine dağıtma hakkı mevcuttur. İş Kanunu, işçinin dinlenme sürelerini belirleyerek bu konudaki inisiyatifi işverenin elinden almıştır:

Günde 4 saate kadar yapılan çalışmalarda (4 saat dâhil) en az 15 dakika; 4 saati aşan ve 7,5 saate kadar yapılan çalışmalarda (7,5 saat dâhil) en az 30 dakika; 7,5 saati aşan çalışmalarda en az 1 saat ara dinlenme vermek zorunludur. Yoğunlukla bu ara dinlenme işçilerin yemek molası olarak kullandıkları süredir. Bu süreler çalışma süresi dâhilinde değildir, işverenler yemek yenilen bu süreler için işçiye ücret ödemesi yapmaz. Yani ücretin dışında, işçinin tamamen bağımsız olarak davrandığı süredir.

Bu süreler minimum olarak belirlendiğinden işveren dilerse işçilere daha fazla dinlenme süresi verebilir.

RAMAZAN BOYU ÇALIŞANLARIN ESNEK ÇALIŞMA DURUMU?

İşyerlerinin çalışma saatleri belirlenir ve işçiler bu çalışma saatlerine uygun hareket etmekle yükümlüdür. İşverenin ramazan nedeniyle geçici olarak işçileri rahatlatacak farklı çalışma süresi seçenekleri belirlenmesi de mümkündür. Örneğin işe geliş ve işten çıkış saatleri için seçimlik haklar sunabilir, 1 saat erken gelmek ve 1 saat erken çıkmak gibi. Fakat bu imkânı sağlarken sadece oruç tutan işçilerin gözetilmesi bazı açılardan kanun hükümlerine aykırı düşecektir.

Bakıldığında 4857 sayılı İş Kanunu gereği, işveren tüm işçilerine eşit davranmakla yükümlüdür. Dini inançları gereği kimseye ayrımcılık yapamayacağından, sunacağı imkânı tüm işçilerin yararlanabileceği şekilde sunmalı, herkesin eşit bir şekilde bu hakka veya menfaate erişebileceği şekilde planlamalıdır.

İşverenin oruç tutan işçilerinin diğer işçilerden daha az çalışmalarına imkân tanıyıp oruç tutmayan işçilere bu imkânı vermemesi işverenin eşit davranma yükümlülüğüne aykırı olacaktır.

ORUÇLU ÇALIŞANIN ARA DİNLENME YAPMADAN ÇALIŞMA DURUMU?

Bu sürede işçinin dinlenmek yerine çalışmayı seçmesi, ara dinlenme süresini işten erken çıkma ya da işe geç gelme şeklinde kullanması  (ara dinlenme) olarak verilmiş hakkın manasını yitirmesi anlamına gelir. Yargıtay da bu tip hak davalarını bu şekilde yorumlayarak işçinin ara dinlenme süresini mutlaka işten uzaklaşarak dinlenerek ve dikkatini toplamak için kullanmasını gerektiğini vurgulamıştır. Bu nedenle işverenin ya da işçinin böyle bir kararı vermesi yasal açıdan uygun olmayacaktır.

RAMAZAN AYINDA KAPANAN İŞYERİNDEKİ ÇALIŞANIN DURUMU?

Bazı işyerleri ramazan ayı boyunca kapanabilir, işçilerini bu sürede çalıştırmamayı seçebilir. Fakat bu durumda, işçileri ücretsiz izin kullanmaya zorlayamayacaktır. İş sözleşmesi kendi talep ve arzusu olmadan işveren tarafından kesintiye uğratılması mümkün olamayacağından, işveren bunu yaptığında işçiye ücret ödemeye devam etmek zorundadır ve İşverenler bu süre için işçilerini yıllık izne çıkarabilirler. Yıllık izin yönetmeliği gereği, işverenler Mübarek Ramazan ayının denk geldiği ayı ile takip eden ayın sonuna kadar olan sürede işçilerine toplu yıllık izin kullandırılabilir. Bu dönemler dışında işçiyi yıllık izne çıkmaya zorlamak da doğru olmayacaktır, bu durumda idari izin verilebilir.

İFTAR VAKTİNE DENK GELEN ÇALIŞMA ZAMAN DİLİMİ DURUMU?

İşçiler için uygulanacak ara dinlenme süreleri kanunda açıkça belirlenmiştir. İşveren bu dinlenme süresini işçiye sağlamak zorundadır. Çalışma süresinin içine denk gelen iftar ya da sahur vakitlerinde işçinin ara dinlenme hakkını kullanmak istemesi işin uygunluğu açısında işveren tarafından da uygun bulunursa mümkün olacaktır. Normalde ara dinlenme için belirlenmiş saat diliminde çalışmaya devam eden işçi, sahur ya da iftar zamanı geldiğinde ara dinlenme hakkını işverenin onayıyla bu sürede kullanabilir der ilgili mevzuat ve Tüm İslam Alemine hayırlı Ramazanlar diliyorum sağlıkla kalın...