DİN SÖMÜRÜCÜLERİNE FIRSAT VERMEYELİM!

Allah’a şükür. Bir mübarek Ramazan daha geldi.

Bir Ramazan’a nasip olursa daha kavuşacağız. Sağlık ve afiyetle…

Amma velakin Ramazan geliyor da en çok kimlerin işine yarıyor?

Birincisi dünya çıkarı olarak cebini ve karnını, yani bir tek kendini düşünenler.

İkincisi ise dini sadece Allah’a halis kılarak hem bu dünyaya hem de ahirete hayırlı yatırım yapanlara yarıyor.

Yine bunu fırsata çevirip hatta dinle diyanetle ilgisi olmayan gazetelerimiz dini içerikli sayfalar hazırlayacak!

11 ay açık-seçik yayın yapan kanallar, 1 ay başımıza en iyi Müslüman kesilecekler; hem de saygılarıyla...!

Çünkü onlar dini ömür boyu değil; günü birlik uygun görürler.

Her türlü fitne fesadı yaparlar sonra dönüp Ramazan ayında ya da belli günlerde günah çıkarırlar.

Bu aslında o kadar masum bir durum değil.

Bu İslam’ı anlamsızlaştırma projesidir.

Her türlü kötülüğü yaparsınız, amma arada sırada namaz kılar,  oruç da tutarsınız paçayı yırtarsınız.

Sonra gizlenir fırsat buldukça atağa geçersiniz. Gerçek yüzünüz ortaya çıkar dine dinayete küfredersiniz.

Bu İslam dinine vurulan en büyük darbedir.

Güzel dinimiz İslam’ın kitabı olan Kuranı Kerim’i doğru anlatmayanlar utansın.

Kuranı Kerim her şey değil diyen, İslam’ı taziyelerde, cenazelerde para karşılığı anlatan din tüccarları, sahte imamlar utansın…

Topluma Kur’an’ı siz anlamazsınız, herkes anlamaz diyerek, sahte rivayetler, uyduruk din anlatanlar utansın.

Hiç akledip düşünmüyor muyuz? Allah anlaşılmayan bir kitabı siz yaşayın hayatınıza uygulayın diye gönderir mi?

Ve kitabımız Kuranı Kerim bu ayetlerde çok net bizleri uyarmasına rağmen hala kafamızı kuma gömmeye devam mı edeceğiz.

Yine mi İslam’ı hikayeleştiren birilerini televizyon karşısında görüp; “Alooo, hocam internetten oyun indirmek günah mıdır? Oyun indirirsek orucumuz bozulur mu?” diye saçma sapan sorular mı soracağız. Hiç mi akledip okumaya tevessül etmeyeceğiz?

İslam araştırın demiyor mu? İlk emri “Oku!” değil mi Allah’ın?

Sen okumadıktan, akletmedikten sonra orucun bilinci nerede?

Ne de olsa insanların duygularının en iyi sömürüleceği Mübarek aydır Ramazan. Paranın lafı olmaz, her şey “Allah rızası!” içindir!

En güzel ağlatan ve ağlayan en büyük payı alacak muhtemelen!

Kazanılan milyarlarca liranın verdiği feyz ile hangi sahabenin hangi velinin nerde ve nasıl kuru ekmekle sahur ettiği, yarım hurmayla nasıl iftar açtığı yanık müzikler eşliğinde ajite edilerek, halkımız sözde bilinçlendirilecek!

Karnına taş bağlayan peygamber edebiyatı üzerinden belirlenecek reytingler! Ve fakir peygamber üzerinden eşek yüküyle para akacak uydurulmuş dinin masalcı başlarına!

Fakir peygamber anlatılarak, milyarlar kazanacaklar bu istismarcılar.

Bu durum ülkemizin birçok camilerin de de yapılıyor tabi ki imamlarımızın çoğu din tüccarlığına soyunmuş hem cami içinde hem de camii dışında.

Ramazanın oluşturduğu duygusal atmosferle

Ekranlar da ve internet sitelerinde yine ramazanın feyziyle çörek otu, yanmaz kefen, şifa-i şerif borsası yükselecek! Tövbe almaya gidenlerin sayılarında da patlama yaşanacak!

Türbelere koşuşan yurdum insanının kimi kızına koca bulmak, kimi oğlunu masa başı bir işe yerleştirmeye çalışacak.

Düşünün insanların umutlarını inançlarını suiistimal edenler bu toplumu ne hallere getirmiş?!

Artık bir umut oruç babaya koşmuştur ne yapsın garibim ona din böyle anlatılmış.

Oruç babanın nice evde kalmış kızlara koca bulmuşluğu, nice işe yaramaz adamları en klas işlere yerleştirmişliği vardır onlara anlatılan hikâyelerde.

İnanmıyorsanız, komşu teyzelerinize sorun derim Size neler anlatacaklardır neler.

Oruç babanın, Telli babanın, zilli babanın hatırını hiçbir zaman kırmamıştır yeter ki siz gidin türbelerden aman dileyin!

Ramazanın bereketiyle yine zengin sofralar kuracak halkımız..!

Sosyal statüsüne ve mal varlığına orantılı, kendisine yakışan dostlarıyla birlikte iftar edip, Allah’ın infak emrini yerine getirmenin huzurunu yaşayacaklar!

Ramazanın bereketi en çok yoksulların evlerine yağması gerekirken, yine zenginlerimizin evlerine yağacak ve bir Ramazanı daha ihya etmenin huzuruyla bayramdan sonra kaldığımız yerden devam edeceğiz!

Elbette Ramazanın gerçekten Ramazan olduğu bireyler, evler, aileler, sokaklar, Tv kanalları, yayın organları ve topluluklar olacaktır.

Tabii herkes üzerine alınmasın! Ben kanayan yaramızdan, sığlığımızdan, görgüsüzlüğümüzden, Kur’an’daki İslam’ı ve resülleri para hırsları için, toplumsal statüleri için iftiralarla uydurdukları dine feda edenlerden bahsettim.

Ramazan bereketi, Ramazanın getirdiği o hesap edilemez, o tarif edilemez sevinç, samimi müminlerin yüreklerine, evlerine, semtlerine, dünyalarına yine dokunacak ve mamur edecektir… Kur’an dostları ise Ramazandan en fazla yararlanacaklar ve bereketleneceklerdir.

Hepinizin ömrü Ramazan, ahireti bayram olsun inşallah. Vesselam.