Bir işçinin işe girdiği gün dahil olmak üzere çıkış yaptığı güne kadar işveren tarafından sigortasının eksiksiz şekilde yapılması zorunludur. İşveren, işçiyi gerçek maaşı üzerinden işçinin aldığı brüt tutar hesaplanarak, sigorta primlerini ilgili kuruma yatırmalıdır. Uygulamada görülen ise eksiksiz olarak yatması gereken bu primlerin asgari ücretten gösterilerek SGK’ya bildirilmesi gereken tutardan düşük bildirildiği görülmektedir. Çoğu zaman bu duruma işçiler sessiz kalsa da işçiler nezdinde büyük mağduriyetler yaşattığı kuşkusuzdur.
Sigorta primlerinin eksik yatırılması günümüzde çalışanların en büyük sorunlarından biridir. Sigortası gerçek ücretten değil de düşük olarak gösterilen çalışanlar dilerlerse iş sözleşmelerini haklı nedenle feshedip kıdem tazminatlarını ve varsa diğer sair alacaklarını talep edebilirler. Yerleşik Yargıtay içtihatlarınca görüş birliği olduğu gibi sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde işçinin haklı fesih imkanı bulunmaktadır.
Çalışanlar bu nedenle iş sözleşmesini haklı nedenle feshi durumunda ihbar tazminatına hak kazanamasa da, işçinin en az bir yıllık çalışmasının karşılığında hak edeceği kıdem tazminatı, fazla mesai ücretleri, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarını da talep edebilecektir. Bu durumda haklı nedenle yapılacak olan feshin nedenlerinin de bildirilerek yazılı şekilde, en garanti yol olarak Noter vasıtası ile yapılması ve alacakların talep edilmesi önem arz etmektedir. Ödeme yapılmaması ihtimalinde ise dava yoluna gidilerek alacağın ilama bağlanması işçinin alacaklarının tahsili sağlanmalıdır.
Sigorta primlerinin düşük gösterilmesinde yaşanan en büyük mağduriyet ise işçinin emekli maaşının alması gerekenden daha düşük tutarda alacak olmasıdır. Bu mağduriyetin giderilmesi için ise SGK’ya yapılacak olan şikayet sonucunda görevli memurlarca iş yerinde yapılacak olan fiilen tespit sonucunda geriye yönelik olarak bir yıllık süreye ilişkin kısmı dikkate alınarak bildirimi yapılır. Buna ek olarak ise çalıştıkları hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak alınacak ilam sonucunda hesaplanan aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları hesaplanarak SGK’ya bildirim yapılmaktadır.
Kıdem tazminatı ve sair alacak kalemlerinin, emsal ücret araştırmaları ve tanık beyanlarıyla tespit edilebileceğinden dava süreci bakımından işçinin SGK primlerinin eksik ödeniyor olmasının önüne geçilmesi işçiye işveren karşısında büyük bir avantaj sağlamaktadır.
2)SGK, hangi hastalıklardan dolayı malulen emekli yapıyor.
SGK uygulamasında en kolay ve en erken emekliliklerin başında malulen emeklilik gelmektedir. Çünkü normal emeklilikte yaş şartı ve belirli bir süre prim ile sigortalılık şartları varken malulen emeklilikte bu şartlar son derece daha basit ve azdır. Hatta yaş şartı bile yoktur.
Siz değerli okuyucularımızdan gelen çok sayıda sorulardan hareketle özelikle değişik hastalıkları bulunup malulen emekli olmak isteyenlere yol haritası mahiyetinde bu yazımız kaleme alınmıştır.
3)Yaş şartı olmadan emeklilik durumu.
Malulen emeklilik için SSK’lı ve Bağ-Kur’luların çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az %60’ını kaybetmiş olmaları temel şarttır.
Emekli Sandığına (4/c) tabi kamu görevlilerinin ise çalışma gücünün en az %60’ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybetmiş olması lazımdır. Ancak bu şart olsa bile sigortalıların ilk defa çalışmaya başladıkları tarihten önce çalışma gücünün %60'ını hastalık veya özürleri sebebiyle kaybetmiş iseler malullük aylığından yararlanamazlar.
Malulen emeklilik için yaş şartı aranmamaktadır. Fakat 10 yıllık sigortalılık süresi ve toplam olarak 1800 gün malullük sigortası primi ödemiş olmak gerekmektedir.
Başka birinin sürekli bakımına muhtaç derecede malul olanlar için ise sigortalılık süresine bakılmamaktadır. 1800 gün malullük sigortası primi bildirilmiş olması yeterli bulunmaktadır.
4)Branşlar itibarıyla en çok maluliyet verilen hastalıklar.
"SGK, en çok hangi hastaları malulen emekli yapmaktadır"
sorusunun cevabı aşağıda yer verdiğimiz SGK istatistiklerinde yer almaktadır.
Buna göre birden fazla hastalığı bulunan çalışanlar ilk sırada bulunmaktadır. Bu çalışanları ikinci sırada kanser hastaları izlemektedir. Kalp hastalıkları olanlar dördüncü sırada yer almaktadır.
Burada dikkati çeken bir ayrıntı da sadece fiziksel rahatsızlıkları olan değil pisikolojik hastalıkları olanların da malulen emekli olabilmesidir. Malulen emeklilikte psikiyatri hastalarının en çok malulen emekli olanlar arasında dördüncü sırada yer almaları dikkat çekmektedir.
Yukarıdaki çalışmada bazılarına yer verilen hastalıklarından birine veya birkaçına yakalanmış olup çalışamayacak durumda bulunan ve 10 yıllık sigortalılık süresi ile toplam olarak 1800 gün malullük sigortası primi ödemiş olan hastalar bağlı bulundukları SGK müdürlüklerine müracaat edip malulen emeklilik için başvuruda bulanabilir ler.
Hemen hatırlatalım, malulen emeklilikte püf nokta malulen emeklilik raporu alınacak hastalığın ilk sigorta giriş tarihinden sonra ortaya çıkmış olması gerekmektedir der ilgili kanunlar Hoşça kalın...