Her an bir bilgi bir telefon geliyor haberin var mı falan ailenin hepsi koronaya yakalanmış, kimisi evde kimisi hastanede tedaviye alınmış içlerinde durumları kötü yoğun bakım ve entübe olanlar var…!
 Her gün çok üzüldüğümüz ölüm haberleri almaya başladık!
Durum çok vahim!
Kendisi görünmeyen küçük bir mikrop ama etkisi çok büyük çok sarsıcı. 
 Bizlerde hastalığa karşı sulu ve laubali davranınca bedelini ağır ödeyeceğiz sanki…
Koronavirüsün girmediği ev aile neredeyse kalmadı…
 Uyarılara ve alınan tedbirlere kimse uymuyor.
Sorumsuzluğumuzdan yâda dikkatsizliğimizden, belki umursamazlığımızdan dolayı birilerinin ölümüne neden oluyoruz.
Büyük vebal altında olduğumuzu unutuyoruz…
Değer verdiğimiz en yakınlarımızın, sevdiklerimizin, ciğer parelerimizin vefatlarını duyuyoruz, görüyoruz birebir yaşıyoruz ancak ders almıyoruz.

Dostlar, dostlarımızı kaybediyoruz aramızdan ansızın ayrılıyor yok oluyorlar.
Sadece hepimiz çok üzüldük diyoruz o kadar. 
Çok sevdiğimiz hatıralarıyla yâd ettiğimiz insanlarımızın vefatı aynı zamanda hepimizi tedirginliğe sevk ediyor.
Gerçekten artık biraz ciddi ciddi düşünmek lazım.
Bu mesele çok ciddi.
Bu durum fevkalade önemli.
Bu salgın âdeta bir âfat. Ne depreme benziyor ne de doğal felaketlere. Ne yangına ne de savaşa. Ne kavgaya ne küskünlüklere…
Kendimizi düşünmüyorsak da ailemizi, arkadaşlarımızı ve çevremizdeki insanları düşünelim.
En son Valimiz Sayın Mehmet Emin Bilmez'i ekranlardan dinleyince bu endişem daha da arttı. Van'da düğünler bizi mahvediyor, diye konuşan Vali bu hususta yaşadığı endişeleri kamuoyuyla paylaştı.
Düşünün ya akıl alır gibi değil; bir düğünde varsa bulaşı en az katılımcıların yüzde otuzuna bulaşıyor. Yani size sarılınca bir halay da üç beş yer değiştirince buyrun cenaze namazına…
Sanki taziyeler mi farklı.
Adam diyor ki, bizim taziyede mesafeyi koruyoruz diye. Amca dedim haydi erkekler mesafeyi korudu ama bizim kadınlar taziye acısını birbirine sarılmadan gidermez ki.
İnanın bu taziye bulaşılarını anlatsak uzun bir destan olur. O kadar çok ki..
Birileri de diyor ki devlet baştaki önlemleri bilerek gevşetti ki bağışıklık sistemi güçlensin diye…
Tamam da arkadaş bu korona denilen illet herkese eşit mesafede yaklaşmıyor ki! Kimisine bulaştığında süründürüyor kimisi ise ayakta hafif geçiriyor. Kimisi hayatını kaybediyor kimisinde de ağır tahribatlar bırakıyor.
Bunu göre göre nasıl bağışıklık kazanılabilir ki?
Sevgili okuyucular acı içinde kıvranan, iki büklüm sürünen nice insanları görmedik mi? Bir çevrenize sorun!
Lütfen bırakın bağışıklık kazanma haberlerini lütfen siz kendinize bakın! Ailenize ve çevrenize dikkat edin!
Sorumluluğunuzu lütfen unutmayın!
Bakın bu yazıyı hazırladığım saatlerde güncel veriler de açıklanmıştı. Bugün ölüm sayısı da vak'a sayısı da yine artışta!
Peki, daha sonbahara varmadan ne olacak bu gidişat?
Lütfen kendinize dikkat edin!
Nereye kadar bu sorumsuzluk!..
 
DOĞALGAZ
Şükür, bu karanlık tablo içinde yüzümüzü güldüren tek haber Karadeniz'de bulunan doğalgaz rezervi oldu.  
Bu doğalgazın ömrü ne kadar olursa olsun ama Türkiye açısından oldukça önemli.
Bölge açısından oldukça önemli. Hele bir de devamı gelirse yeme de yanında yat! 
Çünkü bunaldık yakınlarımızın, vatandaşlarımızın vefatından, hastalardan… Bu çok çok önemli bir gelişme geleceğimiz için umut verici verilen bilgiler daha çok müjdeler alacağız. 
Ayrıca emeği geçenleri kutluyorum…