Bir ülkenin başına bela örmek isteniyorsa ahlaksız bir toplum oluşturun.
Bir devleti yok etmek istiyorsanız kötü yöneticiler seçin yeter.
Bir toplumu birbirine düşürmek istiyorsanız onları aldatın!
İnsanlığın doğru düşünmesini engellemeyi arzuluyorsanız onları aç, işsiz bırakın yeter.
Bir devletin içine kuşku, endişe sokmak isterseniz içine kuruntu, fitne, fesat bırakın kendi kendini kemirerek yesin bitirsin.
Bir devlette iç savaş çıkarmak istiyorsanız ırkçılık zehirlenmesini yayın topluma istediğiniz olur.
Devletin kurumlarının batmasını istiyorsanız liyakatsiz yeteneksiz, hırsız adamları başa getirin tamamdır.
Çeşitli terör örgütleriyle uğraşmaktan asıl en büyük terörle uğraşmayı hep göz ardı ettik.
Yolsuzluk teröründen bahsediyorum.
Eğitimde, Sağlıkta, Ekonomide, Yatırımda, Turizm'de, Sporda daha birçok konuda gerilerdeysek bunun en büyük nedeni yolsuzluk terörüdür.
Bence bir ülkenin başında en büyük terör, yolsuzluk terörüdür.
Bu yolsuzluk terörü öylesine büyük bir bela ve musibet ki etkileri o ülkede yaşayan her insanı yok ediyor, eritiyor.
Ülkemizde yaşananları saymıyorum çünkü haddi hesabı belli değil.
Güzel ilimiz Van'da ihaleye fesat karıştıranlara, sahte evrak hazırlayanlara, rüşvet çetelerine, tefeci çetelerine birçok yolsuzluk operasyonu yapıldı, bilenler bilir.
Uyuşturucunun geçiş güzergâhı olan Van'da genelde taşıyıcılar yakalanır, baronlar bilinmez ve bulunmaz.
Yolsuzluğun önemli bir parçası aslında bağlantısı çok fazla.
Her işin her türlü yolsuzluğun mafyası oluşmuş Van ilinde.
Bu konularla ilgili Yakalananların son hali nedir? Sonuç bildirgeleri kamuoyu aydınlatılsa paylaşılsa basın aracılığı ile Van halkı da "Haa işte güzel şeyler oluyor, pislikler temizleniyor diye güven kazanacak.
Kurumlarımızda birçok pisliğin olduğunu, yolsuzlukların yapıldığını yapılan operasyonlarda görüyoruz.
Biraz da hesaplaşmanın olduğunu görüyoruz sonra gelenler öncekilerin yolsuzluk yaptığını iddia ediyor hatta toplumu ikna etmeye çalışıyorlar. Belki de kendileri için yeni kapı aralamak için çığırtkanlık yapıyorlar.
Yapılan yolsuzluk operasyonlarının çoğu devleti zarara uğratanların yaptığı pislikten dolayı ceza alsın fikri çok az.
Kişisel hesaplaşma kin, nefret intikam duygusu ile yapılan operasyonlar.
Siz ne kadar bir toplumu eğitseniz olmuyor, düzelmiyor.
Yolsuzluk ve hırsızlığı yapanların çoğu öyle bir ruh haline girmiş ki çok eğitimli olduğunu iddia ediyor hatta burnundan kıl aldırmıyor, insanlığa tepeden bakıyor.
O nedenle bu yolsuzlukların olmaması için bir karakter eğitimine ihtiyaç var.
Kurumların birçoğunda çok yanlış yönetiliyoruz.
Atamalarda benim adamım olsun illetinden vaz geçilmeli.
Bu atamalar neye göre yapılır, hala anlamış değilim.
Bu ilgisizliğe ve vurdumduymazlığa neden seyirci kalınır onu da anlamış değilim.
Öyle büyük bir belaya çarptık ki toplum kötülerin zulmü altında inim inim inliyor.
Makamı kapan koltuğunu korumanın derdine düşüp kendine engel olanlara, yolsuzluklarını yazanlara, engel olanlara dünyayı dar etmenin derdine düşüyor.
Liyakatli insanları özellikle getirmemek için çabalanıyor.
Yıllardır makamları işgal edenler o koltuklara hiçbir değer katamadılar.
İstediğimi yaparım, istediğimi kovarım ben şuyum buyum diyerek yanlış örneklerle çıkarcı bir toplum üretildi.
Yaptığı her işe rüşvet vermezseniz olmaz, yapmazlar diyen bir toplum yetişti.
Bu yolsuzluğa bulaşanlar şunu bilmeli ki kendi çocuklarının geleceğini ateşe atıyorsunuz.
Zulümle beslenen binlerce firavunlar ve Karunlar vardır. Mazlumların haklarını arayacağınıza onların hakkını yiyorsunuz. Bence bu yolsuzluk terörü ile mücadele için bir ayaklanmanın bir an önce Van ilinde başlaması lazım.
Şunu unutmayalım ki eğer biz hırsız değilsek, başkalarının hırsızlığına seyirci kalıyorsak, görmezden geliyorsak, hırsızdan bir farkımız yoktur. Siz de eğer çevrenizdeki insanlara gerçek dostsanız onun yolsuzluğunu, hırsızlığını ahlaksızlığını görmezden gelmeyin! Böyle yaparak dost olduğunuzu sandığınız insana en büyük ihaneti yaptığınızı unutmayın.
İdareci ve yetki sahibi büyüklerimize de seslenmek istiyorum.
Görevde, makamda, bir gün daha fazla kalmak, bir üst makama sıçramak için, bir toplumu bir şehri heba etmeyin, yeterince aç, fakir, yoksul, mazlum insan var karşınızda.
Birilerinin takdirini kazanmak için değil, vicdanların takdirini kazanmak en önemlisi Allah'ın rızasını kazanmak lazım.
Unutmayın ağlarsak hepimiz gülersek hepimiz güleriz…
Eğer bugün toplum da yaşam standardı altlarda ise, işsizlik, yoksulluk varsa ve hayat pahalılığı can yakıyorsa nedeni yapılan yolsuzluktur.
Namuslu her insan bu büyük teröre seyirci kalmasın…!