Bazı zaman dilimleri içerisindeki gün ve gecelerden ve içerisinde eda edilen ibadetlerden dolayı daha kıymetli kabul edilmiştir. Tıpkı bazı mekânların diğer yerlerden daha kıymetli olması gibi. 

İşte Recep, Şaban ve Ramazan dediğimiz üç aylar da içindeki kıymetli gün ve gecelerden dolayı ve diğer zamanlardan daha farklı, daha kıymetli olarak kabul edilmişlerdir. 23 Ocak Pazartesi günü üç aylar başlamış olmaktadır.

Recep ayının ilk Cuma gecesi de Regaip gecesidir. İşte bu gece yani Perşembe'yi Cuma'ya bağlayan gece de Regaip gecesidir. Regaip; kelime olarak bir şeyi istemek, arzulamak, meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek demektir. Bu gece yüce Allah'ın rahmet ve bağışının bol olduğu, feyiz ve bereket gecesidir. Bir rivayete göre de yine bu gece, Fahri Âlem Efendimiz Muhammed Mustafa (sav)'in dünyaya teşriflerine sebep olan anne ve babasının evlendiği gecedir

Hz. Peygamber (sav) Recep ayına kavuştuğu zaman şöyle dua ederdi: "Allah'ım! Recep ve Şaban'ı hakkımızda hayırlı ve mübarek kıl ve bizi Ramazan'a ulaştır" . Üç aylardaki kıymetli geceler ise şunlardır: Recep ayının ilk Cuma gecesi Regaip Kandili, Recep ayının yirmi yedinci gecesi Miraç Kandili, Şaban ayının on beşinci gecesi Beraat kandili, Ramazan ayının yirmi yedinci gecesi de bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesidir. Ramazan ayı zaten baştan sona kadar Rahmet, mağfiret ve bereket ayıdır.

Dinimizde ibadetlerde esas olan devamlılık olmasına rağmen, bu kıymetli zaman dilimlerinde, ibadetlerimize, nefis muhasebesine, dualarımıza daha fazla yoğunlaşmamız da gerekmektedir. Bu kıymetli zamanlarda yapılan dualar da inşallah geri çevrilmez kabul edilir. Bu konuda Resulü Ekrem (sav), hadisi şerifte şöyle buyuruyor: "Beş gece vardır ki, onlarda yapılan dualar geri dönmez (yani kabul olur). Bunlar: Recep'in ilk gecesi, Şaban'ın yarısı gecesi, Cuma geceleri, Ramazan Bayramı gecesi ve Kurban Bayramı gecesi"

Günahlardan arınma mevsimi olan bu ayları, bu günleri birer ganimet zamanı, birer fırsat gecesi olarak iyi değerlendirelim. Dünya durdukça bu kıymetli zamanlar da gelip geçer. Fakat bizim ömrümüz sınırlıdır. Bir sonraki senin kıymetli gün ve gecelerine yetişip, yetişemeyeceğimizi bilemiyoruz. Şimdi düşünelim geçen sene bu vakitte bizimle beraber bu kıymetli zaman dilimlerini idrak eden, fakat şimdi bizden ayrılıp Rahmanı Rahime kavuşan kaç tane dostumuz, kaç tane tanıdığımız aramızda değildir. Onun için bu idrak edeceğimiz kandil gecelerini hayatımızın son kandiliymiş gibi, iyi bir şekilde değerlendirelim. Günahlarımızdan arınmaya çalışalım, birisini üzmüşsek hemen gidip gönlünü alalım.

Bu kıymetli zaman dilimleri için, dinimizde özel bir ibadet şekli yoktur. Müslümanlar dilediği şekilde ibadet edebilirler. Kaza namazı olanlar namazlarını kaza edebilirler. Kur'an okuyabilirler. Allah'ın güzel isim ve sıfatlarıyla tesbihatta bulunabilirler. Günahlarına pişman olup tövbe istiğfarda bulunabilirler.

Zamanımızı iyi değerlendirmemiz gerekir. Dün geçti onu geri getiremeyiz. Yarın gelecektir. Ona kavuşup kavuşamayacağımızı bilemiyoruz. Elimizde kalan bugündür. Bunu da iyi değerlendirmemiz gerekir. Üç aylar hepimizin hidayetine vesile olsun inşallah.