Hakkında yazılar yazıldı, ağıtlar yakıldı, türküler söylendi, şiirler okundu, sempozyumlar yapıldı, meclise birçok önergeler sunuldu ama ne yazık ki hiç bir şey olmadı, hiç bir şey değişmedi.
Allah aşkına nedir bu aymazlık, anlamazlık, söz dinlemezlik. Artık kendimize gelelim!
Kendimize gelelim ki elimizden kayıp giden bir değeri kurtaralım.
Zaten hep öyle olmaz mı?
Sahip olduğumuz değerleri, imkânları, dostları, sağlığı, zenginliği yanımızdayken önemsemez, kaybettikten sonra bin bir pişmanlık duyar ve kaybettiğimiz için hayıflanır dururuz. Ama bu pişmanlık yaşanan durumu değiştirmez, elden bir şey de gelmez. İşte bu durum VAN GÖLÜ için de geçerli.
Van Gölü can çekişiyor, sıkıntı yaşıyor, ölmek üzere. Yetişin, imdat diye bas bas bağırıyor, haykırıyor ama sesini duyan yok. Ama hiçbir şey değişmiyor.
Evet, dostlar, Van sevdalıları Van gölüne bilerek ya da bilmeyerek düşmanlık edenler ayağa kalkın! İnanın ki kendimize gelemezsek bir dünya değeri olan Van Gölü’müz kirlilikten dolayı bitecek, yok olacak.
Van Gölü Türkiye’nin en büyük gölünün 450 km’lik çevresinde 1 il ve 6 ilçe, 140 köy ve sanayi kuruluşu yer almakladır.
Aynı zamanda yaklaşık 1 milyon nüfus Van Gölü kıyısında yaşamakta.
Son yıllarda göl çevresinde nüfus oldukça artmış durumda. Bu durum sonucunda göl ve çevresi bozulmaya yüz tutmuş halde.
Toplum ve bireysel olarak bilinçsizce bu doğa harikası yaşam kaynağımızı kirletiyor ve kirletmeye devam ediyoruz. Aynı zamanda Van Gölü kapalı bir havza olduğundan herhangi bir akıntısının olmaması daha çabuk kirlenmesine neden oluyor.
Tüm bunlarla beraber Van Gölünün kirliliğine neden olan birçok gerekçeyi sayabiliriz.
Van Gölü kıyısında yaşayan 1 milyon insanın bilinçsizce kirletmesi.
Van Gölü sahilini özellikle yaz aylarında kullanan birçok vatandaşlarımız (piknik, yüzme vb.) çöplerini sahile atıyorlar. Tabii bu duruma çöp atacak bidonların olmaması da neden oluyor. Yani hem vatandaşın hem de yetkililerin burada sorumlulukları var.
Van Gölü havzasında bulunan yerleşim yerlerindeki il, ilçe ve köylerin atık sularının göle akıtılması ayrıca sanayi ve hayvancılıktan gelen kirlenme.
Özellikle evsel atıkların ve kanalizasyonun arıtma tesisi olmadan göle akıtılması.
Van Gölüne akan derelerde meydana gelen kirlenmenin ( poşet, çocuk bezi, plastik su şişesi ev eşyası vb. birçok atığın olduğunu üzülerek görüyoruz) yol açtığı sorunlar. Bu kapsamda göle akan derelerin mutlaka ıslah edilmesi gerekiyor. Bu konuda birçok bilimsel çalışma ve öneriler sunuldu ancak birçoğu ciddiye alınmadı. Umursamazlıklarla önemli bilgi, fikirlerde çöpe atıldı o çöpler yine Van gölüne aktarıldı. Kirlenmeyle ilgili sebepler arttırılabilir.
Değerli Van halkı, Van Gölü bölgemiz ve ülkemiz için çok önemli doğa hazinesi ve Allah’ın bize lütuf ettiği bir doğa harikasıdır. Bizim de toplum olarak üzerimize düşeni yapmamız gerekiyor. Bu hususta Van Gölü havzasın da yaşayan bizlere büyük görevler düşmektedir.
İlgili ilgisiz, yetkili yetkisiz herkesin konuya dikkat çekerek sorumlu bir toplum için el ele vermeliyiz.
En iyi temizlik kirletmemektir. Van Gölü bize bırakılan bir emanettir ve biz bu emaneti gelecek nesillere temiz bir şekilde bırakmalıyız.
Başka bir Van Gölümüz yok!
Her gün gözümüzün önünde biraz daha yok olan bir VAN GÖLÜ var.
Düşünebiliyor musunuz? Van Gölü’nü kirleten kaynakların büyük bir kısmının insan kaynaklı olduğu tespit edilmiş. Bu ne acı bir tablo!
İnsanoğlu ne hale nasıl geldi, hiç düşünüp kendimizi sorgulamayacak mıyız?
Van’ın resmi ve sivil tüm kurumları vakit kaybetmeden bir araya gelerek Van Gölü ile ilgili acil eylem planı hazırlanmalıdır. Üzülerek belirteyim ki her yıl Van Gölü havzasını koruma adı altında eylem planı açıklanmasına rağmen bugüne kadar koruyucu tedbirler sağlanmamıştır.
Bu süreçte başta Van Gölü havzası kirliliği olmak üzere tüm çevre faktörleri gözden geçirilmelidir.
Çevresinde yaklaşık 1 Milyon insanın yaşadığı Van Gölü için çevre belediyelerin bir araya gelerek ortaya bir fikir koymaları ve çözümü için gereken adımların atılması gerekmektedir.
Van Gölü’nün kirlenmesini engellemek ve gelecek nesillere daha temiz bir Van bırakmak için tüm ilgili ve yetkililerin bir araya gelmesi kaçınılmaz görünüyor.
Hele o Van Gölü sahillerini istila eden yazlıklar tel örgüler çekerek vatandaşa hiçbir hakları olmadığı halde geçit vermeyen anlayış. Bir hak ihlali olan bu anlayış ilgili kurumların acil müdahaleleriyle biran önce ortadan kaldırılmalıdır.
Kıyıya sıfır olarak yapılan evlerin birçoğunun etrafına tel örgüler çekilerek vatandaşa yaşam hakkı vermeyen muktedirlere gerekli yasal işlemlerin yapılması için yetkililerimizin halkın sahilleri kullanma hakkını geri vermesini ve tel örgülerin derhal kaldırılması talimatlarının verilmesi bir haksızlığın ortadan kalkmasına vesile olacaktır.
Yine parası olan zenginler sahili istediği gibi kullanıyor ve kanalizasyonu da Van Gölüne akıtarak kirletiyor, oda yetmezmiş gibi birde sahili istila ediyor.
Bu duyarlılığın insanlığımız gereği olduğunu hatırlatır Van Gölü’nün kurtarılmasını çok yönlü bir düşünceye tabi tutulması gerektiğini hatırlatmak isterim…
Van Gölü’nü daha doğrusu kıyı kanunu işletsek bile birçok sorunun üstesinden geliriz.
Yoksa gölle birlikte biz de erir gideriz.
Gölde tek bir varlık olan eşsiz Van balığını da ellerimizle yok ederiz.
İnci Kefali yektir. Van Gölü Tek!
İncilerimizi koruyalım….
Edi bese!…