Aday adayları ile ilgili oluşturulan algı operasyonları tarihinde, Van önemli bir yere sahip olacak diyebiliriz.
            Aday adaylığı müracaatı ile Van’da algı operasyonları da başlamıştı. Bu konuda en etkili operasyon merkezi sosyal medya oldu.
            Ramazan ayı yılbaşına denk geldiğinde, alkol kullanma oranları düştüğü için, trafik kazalarında da ciddi azalma oluyordu.
            Mülakat ve aday belirleme çalışmaları Ramazan’a denk gelince, zırtı az bir seçim toto olur, Ramazan diye asılsız iddialardan çekinilir diye düşünmüştüm. Şeytanın elinin ayağının bağlı olduğu Mübarek Ramazan ayında, şeytanı aratacak asılsız iddialar zirve yapmaya devam ediyor.
            İlk algı operasyonu temayül yoklaması sıralaması yayınlayanlar tarafından yapılmak istendi.
Devamında ise mülakatların hemen ardından üst kurula geçenler ile ilgili listeler yayınlanmaya başladı.
Şimdi ise “Ankara’dan aldığımız bilgiye göre şu kişiler kesin listede yer alacak” diyerek, kamuoyunda zikredilen isimlerin güçlü olduğu algısı oluşturuluyor. Muhtemel bir telefon anketinde ilk söylenen isim olabilmek için Ramazan’ın ruhuna yakışmayacak şekilde, aslı olmayan bir algı mekanizması çalışıyor.
            Yani listede yer alması gereken adayların AK Parti teşkilatı için doğru kişiler olup olmaması, Van için yararlı olup olmayacağı,  AK Parti oylarını yükseltip yükseltmeyeceği, seçilmesi halinde Van’ı temsil edip edemeyeceği düşüncesini dikkate almayan, kirli algı operasyonu devam ediyor.
            Yazılarımda başta Burhan Kayatürk olmak üzere, adaylık isteyenlerden bazıları kendilerine yakın, ortak hareket ettikleri kişilerin aday adaylığı müracaatı yapmalarını teşvik ettiler demiştim.
24 Haziran 2018 Milletvekilliği seçimleri için Burhan Kayatürk kendisi adaylık müracaatı yapmadı.  Ancak organize ettiği aday adayları üzerinden Genel Merkez nezdinde, “Vanlılar tarafından yoğun istek var, Van için büyük şans, Van için gerekli, Çok başarılı çalışmaları var”  gibi gerekçeler ile Burhan Kayatürk talebi oluşturup, listede yer alması için yoğun çalışma yaptırıyor.
            İşte bu organize olan aday adayları, çevreyi ve diğer aday adaylarını arayarak, sahte talep oluşturmaya çalışıyorlar. Burhan Kayatürk de hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi, “geldiler teklif ettiler, ısrar ettiler, ben de fedakârlık yaptım ve kabul ettim” diyerek sahneye çıkma hazırlığı yaptığı gelen bilgiler arasında.
Van’da aday olması hiç istenmeyen kişi olan Burhan Kayatürk’ü, yoğun istek ile tekrar istenen adam ilan ettirmek istiyorlar. Hadi Genel Merkez’in gözü boyandı ve bu gerçekleşti diyelim. Vanlıyı nasıl ikna edip sandıkta oy verdirecekler onu merak ediyorum?
            Liste ve algı operasyonu konusunda Burhan Kayatürk’ü yalnız bırakmayanlar da var.  
Kayatürk’ün yolundan gidenlerden bir tanesi Gülşen Orhan.
Sahada “şu aşiretten, bu aileden kimler milletvekili adayı olabilir” diyerek anket yapan, listeyi AK Parti Van İl Başkanı Kayhan Türkmenoğlu ile yapacağı algısını oluşturan Gülşen Orhan, "Van’a adaylık için kendisinin gelmediğini, gönderildiğini" ifade ederek, bir başka algı dünyası kahramanı olarak, Van’ın siyasi kulis tarihindeki yerini alıyor.
Ancak AK Parti Van İl Başkanı Kayhan Türkmenoğlu ise her fırsatta Genel Merkez’den gelecek liste ile çalışacağını, liste için kulis ve benzeri çalışma yapmadığını açıklıyor.
            Kayatürk’ün yolundan giden diğer kahramanımız ise Adnan İnanç.
Kendisi protokol takılan Adnan İnanç için çalışan lobi ekibi de başarılı bir algı işi çıkarıyor. Van’daki siyasi kulislerde dolaşan “Başbakan Binali Yıldırım tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a arkadaşımızı değerlendirelim “ricasında bulunulduğu iddiası, diğer iddiaları gölgede bırakıyor.
Tüm lobicilere ve kulisçilere yüz puanlık bir soru sormak istiyorum.   “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan veya Başbakan Binali Yıldırım tarafından gönderildiklerini ima edenler, gerçekten gönderilmiş olsaydı, gönderildiklerini herkesin diline dolayıp, siyasi kulislerin bu kadar çalkalanmasına neden olurlar mıydı? Kapı kapı dolaşıp aday listesinde yer almak için tozu dumana mı katarlardı, yoksa sessiz sedasız listedeki yerlerine kurulup meclisin yolunu mu tutarlardı?”  
            Listede yer kapabilmek için bunca zahmet çekip, çaba gösterip, emek verenler, bu çabanın yüzde birini Van için verdiler mi acaba? Listeye girebilmek için çaldıkları kapıları, Van’a hizmet için de aşındırdılar mı?
Seçilmek için kardeşlik ve hizmet türküsü söyleyenler, seçildikten sonra hangi türküyü söyleyecek merak ediyorum?
Bir de son günlerde bedel ödedik türküsü bestelenmiş. Bedel ödemekten kasıt, adaylık müracaatı için AK Parti Genel                   Merkezi hesabına yatırılan başvuru bedeli ise, onu herkes ödedi. Yoksa temayül ve mülakat çalışmaları için yapılan harcamaları mı kastediyorlar?
Bal tutan parmağını yalar nakaratı, birden bedel ödedim nakaratına dönüşmüş.
            Rabbim bizleri potpori yapanlardan muhafaza etsin.