15 Temmuz 2016…
Demokrasi tarihimize ‘kara bir leke’ olarak giren bu tarihin, çok uzun bir süre hatıralardan çıkarılmayacağından, şüpheliyim.
O gece zerre ayırım yapmadan tankı insanların üzerine süren, helikopterden ve savaş uçaklarından masum halka bomba yağdırıp, ölüm kusanların, hiçbir zaman için unutulmayacağından, şüpheliyim.
Türkiye’nin belki de 40-50 yılının heba olmasına yol açacak bir darbe söz konusuyken, aynı gece ‘filanca askerin boğazını kestiler’ yalanlarını servis eden kanı bozukların –utanmadan-yaşadığı bir ülkede, darbeye kalkışanların tarih boyunca zalimliğinin hatırlanacağından, şüpheliyim.
Tankların paletlerinin dönmemesi için, canını o paletlerin dişlileri arasına gönüllü bırakanların, ‘şehit’ olup olmadığını tartışanların –utanmadan-yaşadığı bu ülkede, şehadet şerbetini içenlerin isimlerinin uzun süre gönüllerde yaşatılacağından, şüpheliyim.
Darbe gecesi, darbeye kalkışanların mı, darbeye maruz kalanların mı kazanacağının bilinmediği saatlerde susup, darbenin başarısız olduğunun anlaşılmasından çok çok sonra açıklama yapan ve ‘Biz darbe istemiyoruz, darbeye karşıyız’ diyen, aslında bu ülkenin belki de parça parça olmasından zevk duyanların –utanmadan-yaşadığı bu ülkede, kısa bir zaman sonra bu nankörlerin, hainlerin ve şerefsizlerin cezaya çarptırılacağından, şüpheliyim.
Darbe olmadı diye sevinen, reisinin talimatıyla eline bayrağını alıp sokaklara inen, meydanlara koşan milyonlarca kişiye öfke dolu gözlerle bakan kansızların –utanmadan- yaşadığı bu ülkede, gâvurun oyunlarına aldanmayıp birlik ve beraberlik içinde yaşayanların sayısının artacağından, şüpheliyim.
15 Temmuz gecesi asker kılıklı teröristlerin şehit ettiği ve yaraladığı onca insan varken, söz konusu teröristlerin gözaltına alınırken tartaklandığını konuşmanın ne kadar yersiz olduğunu bilmeyecek kadar cahil olan profesörlerin –utanmadan- yaşadığı bu ülkede, vefanın uzun süreli yaşatılmasından, şüpheliyim.
Milyonlarca insan; 5-10 kişilik ailesini asgari ücretle geçindirirken, bu ülkenin en yağlı maaşını alıp, en mükemmel hayatı yaşayan generallerin (eski generaller), birini veya birilerini dinleyerek bu hükümeti ortadan kaldırmasını ve yönetime silah zoruyla el koymasını eleştirmekten çekinen zavallıların –utanmadan- yaşadığı bu ülkede, bundan sonra da büyük bir kesimin tarafsız ve doğru bir gazetecilik yapacağından, şüpheliyim.
Bu ülkede cumhuriyet tarihinin en büyük darbe kalkışmasından biri yaşanırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oteli basılıp kendisine suikast planlanırken, tüm kritik noktalar ele geçirilirken, medya susturulup, darbe bildirisi okutulurken, sokağa çıkan insanlar acımasız bir şekilde öldürülürken, telsizlerden ‘önünüze çıkan kim olursa öldürün!’ talimatları yağdırılırken, darbe öncesi mahkemeler hazırlanıp tutukluların belki da aylarca nerelerde barındırılacağı planlanırken, bir darbede olması gereken ne kadar madde varsa tek tek uygulanırken, hâlâ bu darbe girişimine ‘Kardeşim bu bir tiyatrodur’ diyen alçakların, namussuzların, haysiyetsizlerin, –utanmadan- yaşadığı bir ülkede, ben şahsen çocuklarımızın huzurlu bir hayat yaşayacağından, şüpheliyim.